3. Hukuk Dairesi 2020/6072 E. , 2021/7102 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki malın ayıpsız misli ile değişimi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve davalılardan ...Otomotiv San.Tic.A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; 30/04/2007 tarihinde davalıdan araç satın aldığını, 2008 haziran ayında kaporta ve sağ çamurluk boyasında beyaz renkli benek benek dökülme oluştuğunu ve giderek arttığını, 16/08/2008 ve 31/10/2008 tarihlerinde durumun davalıya bildirdiği halde sorunun giderilmediğini, oluşan dökülmelerin üretim hatasından kaynaklandığını bildirerek aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesini, bu mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar; davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece; davanın kabulü ile dava konusu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmiş, hükmün davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesi"nin 11/02/2016 tarih 2015/5611 esas 2016/3959 karar sayılı ilamı ile davalıların sair temyiz itirazlarının reddi ile " ...Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde, davaya konu araçtaki kaza nedeniyle değer kaybı olup olmadığı varsa bunun miktarı belirlenmediği gibi kazanın niteliği ve oluşacak değer kaybının miktarı itibarıyle davacının seçimlik haklarından aracın misliyle değiştirilmesi hakkını kullanmasının iyiniyet kurallarına aykırı olup olmadığı, tarafların hak ve menfaatleri değerlendirilerek aşırı bir dengesizliğe neden olup olmayacağı, araçtaki ayıp nedeniyle 4. seçimlik hakkından bedel indirimi uygulanıp uygulanmayacağı hususunun değerlendirilmemiş olması usul ve yasaya aykırıdır. " gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, mahkemece davanın kabulü ile 33.039,61 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalılardan Hyundai Assan Otomotiv San.Tic.A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, sıfır km olarak satın alınan aracın boyasında meydana gelen dökülmelerin üretimden ve davalıların sorumluluğundan kaynaklandığı ileri sürülerek aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi mümkün değilse ödenen bedelin davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Bozma doğrultusunda dosyaya kazandırılan 26/04/2017 tarihli bilirkişi raporu, iki serbest oto kaporta ustası ve makine mühendisi olmak üzere üç bilirkişi tarafından düzenlenmiş olup, dava konusu araçta oluşan vernik atıklarının 12/05/2008 tarihinde meydana gelmeye başladığı, tramer kayıtlarında ilk meydana gelen kaza tarihinin ise 23/09/2009 tarihi olduğu, buna göre kazadan önce de araçta üretimden kaynaklı boya hatası olup bu ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, ayıbın giderilmesi için aracın yeniden boyanması gerektiği, bunun da araç hiç kaza yapmamış olsa bile 2. el piyasa değerinde aşırı düşüşe sebebiyet vereceği belirtilmiştir. Davalılar tarafın itirazı üzerine talimat yolu ile makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 17/05/2018 tarihli raporda, araçta oluşan vernik atmalarının kullanıcı kaynaklı olmayıp fabrikada aracın boyanması esnasında boyama prosesleri arasında yapılan bir hatanın ya da araca boyama esnasında uygulanan malzemelerin uygunsuzluğunun, en dış katmanda bulunan vernik tabakasında atmalara neden olduğu, buna göre aracın gizli ayıplı olduğu, tramer kayıtlarında bulunan hasar kayıtları dikkate alınarak 2. el rayiç bedelinin rapor tarihinde 55.500 TL, boyasındaki vernik atması ve komple boyanması halinde ise 2. el rayiç bedelinin rapor tarihinde 33.000 TL olduğu belirtilmiş; bu defa tarafların itirazı üzerine düzenlenen ek raporda ise, aracın satış tarihli ayıpsız bedelinin 61.850 TL olduğu, aracın gizli ayıplı halinin ise 28.350 TL olduğu, nisbi metoda göre yapılan hesaplamada bedel indiriminin 33.039,61 TL olduğu belirtilmiştir. Mahkemece, ek rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de davalılar tarafından hükme esas alınan bilirkişi raporuna itiraz edilerek, raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı, belirlenen değerlere yönelik yeterli tespitler içermediği belirtilerek üç kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınması istenilmiş ise de, mahkemece yazılı şekilde tek bilirkişi tarafından tanzim edilen rapora itibar edilerek hüküm kurulmuştur.
Somut olayda; araçtaki boya hatasının üretimden kaynaklandığı tespit edilmiş olup aracın boyanmasıyla birlikte aracın ikinci el olarak satılması durumunda değer kaybı oluşacağı (tamir edilmiş haldeki piyasa rayiç değeri) tartışmasız ise de, hükme esas alınan rapor, araçta gizli ayıp nedeni tespit edilen değer kaybı yönünden araç üzerinde inceleme yaptırılmadan, önceki raporlarda belirtilen bilgiler ve dava dışı araç bayilerinden alınan bilgiler doğrultusunda düzenlenmiş olup, somut veriler içermediği anlaşılmaktadır. O halde konularında uzman 3 kişilik yeni bir bilirkişi heyetinden; davacının aracında meydana gelen hasardan dolayı oluşan değer kaybının tespiti ile yine aracın boyanmasıyla birlikte aracın ikinci el olarak satılması durumundaki değer kaybı yönünden duraksamaya yer bırakmayacak şekilde somut verilere dayalı, açıklayıcı, gerekçeli ve denetime elverişli yeni bir rapor alınmalı; tüm deliller birlikte değerlendirilerek, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma nedenine göre, davacı vekili ve davalılardan... Otomotiv San.Tic.A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarını bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.