Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/3495 Esas 2017/9259 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3495
Karar No: 2017/9259
Karar Tarihi: 18.10.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/3495 Esas 2017/9259 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/3495 E.  ,  2017/9259 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki destekten yoksun kalma tazminatı davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-

    Davacılar vekili; davacılardan ...’ün eşi, ...’ün babası ...’ün 07/07/2008 tarihinde kendi aracı ile seyir halinde iken geçirdiği trafik kazası neticesinde vefat ettiğini, söz konusu aracın davalı ... şirketi tarafından ... poliçesi ile sigortalı olduğunu, ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/343 Esas sayılı dosyası üzerinden alınan bilirkişi raporuna göre davacı ...’ün 63.291,42-TL, davacı ...’ün 16.708,60-TL talep edebileceğinin tespit edildiğini, anılan mahkemece verilen 2012/206 Karar sayılı karar ile davacıların fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak talebe bağlı olarak hüküm tesis edildiğini, bu nedenlerle davacılardan ... yönünden 52.791,40-TL, ... yönünden 6.708,60-TL olmak üzere toplam 59.500,00-TL tazminatın temerrüt tarihi olan 05/03/2010 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; kazaya karışan aracın müvekkili şirket tarafından ... poliçesi ile sigortalandığını, poliçe limitlerinin 125.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, kazada vefat eden kişinin sigortalı aracın sürücüsü olup, sürücünün tam kusuru ile neden olduğu tek taraflı kazada müvekkili şirkete herhangi bir sorumluluk yüklenemeyeceğini, ortak kusurun
    destekten yoksun kalma tazminatında indirim sebebi oluşturacağını ve bu kusurun hem desteğin hem de desteğini yitirenlerin ortak kusuru olarak kabul edildiğini, davacı tarafın davadan önce herhangi bir başvurularının olmayıp, temerrüde düşürülmediklerini, davanın açılmasına sebebiyet vermediklerini, bu nedenlerle davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 52.791,40TL, davacı ... için 6.708,60 TL nin 05/03/2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacılara verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine, dair karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ile davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına davacı vekili davayı açarken fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığından ıslahla talebini artıramıyacağına diğer yönden dava ölümle neticelenen trafik kazasına dayalı olarak açılan destekten yoksun kalma tazminatı davası olduğu ceza zamanaşımının uygulanması gerektiğine göre davacılar vekili ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının da reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 6,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, aşağıda dökümü yazılı 3.047,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 18.10.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.