13. Ceza Dairesi 2016/7090 E. , 2016/14833 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar vermek, işyeri dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Hükmedilen cezanın süresine göre, sanıklar ... ..., ... ..., ... ... ve ... ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 318 ve 421. maddeleri gereğince REDDİNE, karar verilerek yapılan incelemede;
I-Sanık ... ... hakkında hırsızlık, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından yapılan incelemede;
5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollaması ile 1412 sayılı CMUK"un 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra sanık ... ...’nun hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından, anılan Yasanın 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak temyiz isteminin REDDİNE,
II-Sanıklar ... ..., ... ... ve ... ... hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan yapılan incelemede;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin verilen kararların 5271 sayılı Yasanın 231/12. maddesi uyarınca itiraz yolu açık olup temyizi olanaklı olmadığından, itiraz merciince karar verilmek üzere, dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmesi için ... Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE,
III-Sanık ... ... hakkında hırsızlık, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından yapılan incelemede;
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5. maddesi uyarınca, kendisini vekille temsil ettirip beraat eden sanık yararına maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm
fıkrasına “kendisini vekaletle temsil ettiren sanık için karar tarihindeki avukatlık ücret tarifesinin 13/5. maddesi uyarınca takdir edilen 1.500,00 TL.nin hazineden alınarak sanık ... ..."a verilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
IV-Sanıklar ... ... ve ... ... hakkında hırsızlık, mala zarar vermek, işyeri dokunulmazlığının ihlali, sanıklar ... ..., ... ... ve ... ... hakkında ise hırsızlık ve mala zarar vermek suçlarından yapılan incelemede;
1-Sanıkların tüm aşamalarda suçlamaları inkar etmeleri, hükme esas alınan iletişim tespit kayıtlarında, sanıklar arasındaki bahsi geçen konuşmalarda suç konusu eyleme ilişkin görüşmeye rastlanamaması, bir kısım sanıklar bakımından suçun işlendiği yerde tespit edilen hts kayıtlarının ise suçun subutuna yetecek tek başına delil niteliğinde olmadığının anlaşılması karşısında; sanıkların üzerine atılı hırsızlık suçunu işlediğine ilişkin hukuka uygun, kuşkudan uzak, kesin, yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıkların beraatı yerine yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
2-Kabule göre de; TCK"nın 6/1-e maddesine göre, eylemin gece gerçekleştiğine dair kesin delil bulunmadığı halde, şüpheden sanıklar yararlanır ilkesi gereği hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal eylemlerinin gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerekirken TCK"nın 143. ve 116/4 maddelerince artırım yapılıp yazılı şekilde hükümler kurularak sanıklar hakkında fazla ceza tayin edilmiş olması,
3- İşyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun birden fazla kişi ile işlendiği kabul edilmesine karşın TCK"nın 119/1-c maddesi uygulanmayarak eksik ceza tayini,
4-Sanık ... ... hakkında tekerrüre esas alınan ... Sulh Ceza Mahkemesinin 2007/23 - 525 sayılı hükümlülüğünün kesin nitelikte olduğu gibi, suç tarihine göre infaz tarihinden itibaren TCK"nın 58/2. maddesindeki 3 yıllık sürenin dolduğu, bu nedenle tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
5-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ..., ... ..., ... ..., ... ... müdafii ile sanıklar ... ... ve ... ...’in temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 07.11.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.