10. Hukuk Dairesi 2015/24303 E. , 2016/2535 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hak sahibi sıfatıyla davalıya ödenen ölüm aylıklarının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesine yönelik kurum işlemi sonucu yersiz aylıkların tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı avukatının temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen hak sahibi kız çocuğu konumundaki davalıya yersiz ödenen ölüm aylıklarının yasal faiziyle birlikte kendisinden geri alınması için başlatılan icra takibine yönelik itiraz üzerine açılan davanın yasal dayanaklarından olan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun icra takip tarihi itibarıyla yürürlükte olan 67. maddesinin 2. fıkrasında, borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse alacaklı yararına ve istem üzerine tarafların durumuna, davanın ve hüküm altına alınan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminata karar verileceği yönünde düzenleme öngörülmüştür.
İtirazın iptali davalarında icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, diğer koşulların yanında takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Anılan tür bir alacaktan söz edilebilmesi için ise gerçek tutarın belli ve sabit olması veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için alacağın tüm unsurlarının bilinmesi ya da bilinebilecek durumda bulunması gereklidir. Buna göre, alacağın likit nitelikte olduğunun kabulü için borçlu tarafından tutarın araştırılarak belirlenmesi olanağının varlığı yeterlidir.
Yukarıdaki açıklamalar ışığında dava değerlendirildiğinde, yersiz ödenen aylıklar toplamı olan asıl alacağın, icra takip ve dava tarihi itibarıyla varlığı ve
tutarının belli ve sabit, dolayısıyla likit nitelikte olduğu belirgin bulunduğundan, takibe haksız itiraz eden borçlunun, alacaklı kurum yararına kabul edilerek hüküm altına alınan meblağın %20’si oranında tazminatla sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu, anılan istemin reddi yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.
3-Davada, mahkemece ..... İcra Müdürlüğü"nün 2014/620 E. sayılı takibe yapılan itirazın iptali ile takip konusu asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı olan 30729,50 TL üzerinden takibin devamına karar verilmiş olup, davalı aleyhine, hükmolunan tutar üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan Harçlar Tarifesi"nde belirlenen binde 68,31 oranında nisbi harca hükmedilmesi ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre bu tutar üzerinden nispi vekalet ücreti hesaplanması gerekirken, harcın ve vekalet ücretinin eksik hesaplanması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: 1-Hüküm fıkrasının 2. bendinde yer alan, “Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,” cümlesinin silinerek, yerine, “Takip tarihi nazara alınarak hükmolunan meblağın %20’si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacı kuruma verilmesine,” cümlesinin yazılmasına,
2-Hüküm fıkrasının harç ile ilgili 3. bendinde yer alan “27,70” rakamlarının silinerek yerine “2099,13” rakamlarının yazılmasına,
3-Davacı yararına vekalet ücreti ile ilgili 6. bendinde yer alan “1.500” rakamlarının silinerek yerine “3680.24” rakamlarının yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıdan alınmasına, 07.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.