MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ve daire teslimi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili,müvekkilinin davalı kooperatiften 3 yıl önce 40.000,00 TL"ye daire satın aldığını, kooperatif inşaatı tamamlanıp diğer daire sahiplerine daireleri teslim edildiği halde müvekkiline ait dairenin teslim edilmediğini, daireye girmesinin engellendiğini ileri sürerek, müvekkiline ait daireye vaki müdahalenin önlenmesini, dairenin müvekkiline teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının davasını ispat edemediğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre,davalı kooperatifçe davalıya A Blok 4. katta bulunan dairenin 40.000,00 TL bedelle satıldığı, davacının karşılığında kooperatife 35.000,00 TL ödediği, ancak davacının ödediği bedelden 29.000,00 TL"sını geri aldığı, 6.000,00 TL"sinin ise kız kardeşi ..."nun üyeliğine sayıldığı, davacının kooperatifte hisse ve daire sahibi olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya ve Yargıtay denetimine elverişli değildir. Öncelikle davacının kooperatiften daire mi satın aldığı yoksa kooperatife üye mi olduğu hususu açıklığa kavuşturulmalıdır. Bu itibarla kooperatifin yönetim kurulu kararları, üye kayıt defteri, genel kurul kararları, anasözleşmesi dosyaya getirtilerek, kooperatif konusunda uzman bir bilirkişiden davacının kooperatife üye olarak kabul edilip edilmediği, bu konuda alınmış bir karar olup olmadığı, yine kooperatifçe davacının üyeliğinin sona erdirilmesine ilişkin alınmış bir yönetim kurulu veya genel kurul kararı olup olmadığı, davacı tarafından kooperatife yapılan ödemelerin ne maksatla yapıldığı ve tarafların dayandığı deliller birlikte değerlendirilerek denetime elverişli, açıklamalı, ayrıntılı, gerekçeli rapor alınıp, varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 19.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.