22. Hukuk Dairesi 2014/35252 E. , 2016/5960 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, fazla mesai, yıllık izin, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, fazla mesai ücretlerini alamadığını, hafta tatili kullanmayan müvekkilinin ücretini almadığını, dini bayramlarda bir gün izin kullandığını, milli bayramlarda izin kullanmadığını, yıllık iznini kullanmayan müvekkiline ücretinin ödenmediğini, alacaklarının ödenmemesi sebebiyle iş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini beyanla kıdem tazminatı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, fazla mesai, hafta tatili ücreti ve yıllık izin alacağının talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu dikkate alınarak davacının alacaklarının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı tarafça süresinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı işçinin fazla mesai ve genel tatil çalışması yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ve genel tatil ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Somut olayda, imzalı ve imzasız bordrolarda fazla çalışma ve genel tatil tahakkuklarının olduğu görülmekle, bilirkişi raporunda söz konusu alacakların hesaplanmasında bordrolardaki tahakkukların nazara alınmadığı anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde bordrolarda yer alan tahakkuklar değerlendirilmelidir.
Diğer taraftan davacının gerçek ücretinin bordroların aksine olduğu, bordroların asgari ücret üzerinden düzenlendiği ve fazla çalışma ve genel tatil alacaklarının da asgari ücret üzerinden tahakkuk ettirildiği görülmektedir. Bu durum karşısında imzalı bordrolardaki fazla çalışma ve genel tatil tahakkuklarının, tahakkuk edilen fazla çalışma saatine ve genel tatil gününe göre gerçek ücret üzerinden hesaplanacak fazla çalışma ve genel tatil alacağından mahsubu yapılarak fazla çalışma ve genel tatil alacağına hükmedilmesi gerekir.
Yine; davacı ödenmemiş işçilik alacakları sebebiyle iş sözleşmesini feshettiğini iddia ettiğinden söz konusu alacaklara ilişkin hesaplamalar yapıldıktan sonra haklı fesih hakkında bir karar verilmelidir.
Yukarıda belirtilen esaslara aykırı olacak şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmektedir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.