11. Hukuk Dairesi 2014/13777 E. , 2014/19913 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SALİHLİ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/09/2013
NUMARASI : 2013/484-2013/716
Taraflar arasında görülen davada Salihli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 20/09/2013 tarih ve 2013/484-2013/716 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, Ö.. Toprak Sanayi ve Tic. A.Ş"nin %31 hissesinin müvekkillerine, %69 hissesinin ise davalılara ait olduğunu, davalıların şirket yönetimini ele geçirdiğini, davalılara ait S..Blok Tuğla ve Kiremit Sanayi Ticaret A.Ş. adında bir şirketin daha bulunduğunu, davalı yönetimin şirketin gelir kaynak ve malvarlığını bu ikinci şirkete aktardığını, 9 adet araç ve iş makinesinin, 2.000.000 adet tuğla/bacanın satışının hükümsüzlüğü ile anılan malların şirkete iadesine, bunun mümkün olmaması halinde araç/iş makinesi için 457.500,00 TL"nin, 2.000.000 adet tuğla ve diğer mamüller için 357.413,47 TL"nin davalılardan alınarak şirkete verilmesine, yine 6.000.000 adet tuğlanın gerçek değerinden satıldığı halde düşük fiyattan satılmış gibi gösterilip şirkete verdikleri zararın karşılığı olarak 290.170,00 TL"nin şirkete iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiş; talebini ıslah ederek 1.105.083,47 TL"ye yükseltmiştir.
Davalılar vekili, davacılarla doğrudan bir ilişki içine girmeyen S..Blok Tuğla ve Kiremit Sanayi Ticaret A.Ş"ye karşı bu davanın açılamayacağını, davacıların 14.06.2008 tarihine kadar şirkette başkan ve yönetim kurulu üyeleri olarak görev yaptıklarını, kendilerinin de sorumluluklarının bulunduğunu, müvekkillerince yapılan işlemlerde ana sözleşmeye, kanuna, objektif iyi niyet kurallarına bir aykırılığın bulunmadığını, davacı iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamı ve uyulan bozma ilamı doğrultusunda, her ne kadar davalılar vekilince, icra tehdidi nedeniyle icra dosyasına dava konusu bedelin yatırıldığından bahisle davanın konusuz kaldığı iddia edilmiş ise de, bu durumun icra aşamasında göz önünde bulundurulması gerektiği, davanın konusuz kalmasının söz konusu olmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, satılan emtia ( tuğla asmolen vs. ) bedeli olarak 250.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte; 92.400,60 TL"nin
ise ıslah tarihi olan 21.12.2010 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Ö..Toprak San. Tic. A.Ş"ye verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, satılan araçların (iş makinesi, traktör, arazi aracı, kamyonet vs.) bedeli olarak 191.140,00 TL"nin ıslah tarihi olan 21.12.2010 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılar L.. A.., S.. A.. ve F.. A.."dan alınarak Ö.. Toprak San. Tic. A.Ş"ye verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, satılan üç adet Massey Ferguson marka traktör yönünden 5.000,00 TL"nin ıslah tarihi olan 21.12.2010 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalı S.. Blok Tuğla ve Kiremit Fabrikası Sanayi Tic. A.Ş"den alınarak Ö..Toprak San. Tic. A.Ş"ye verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir.
Dava, sorumluluk davası olup, mahkemece Dairemizin bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davalı vekili son celse alınan beyanında hükmedilen miktarı icra dosyasına ödenmek üzere Türkiye İş Bankası A.Ş. Salihli Şubesi"ne yatırdığını ve bu nedenle davanın konusuz kaldığını savunmuş, mahkemece banka dekontları ve icra dosyası celbedilmeden davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davalı icra tehdidi altında parayı ödediğini iddia etmeyip, kendi iradesi ile bankaya yatırdığını savunduğuna göre mahkemece aksi kanaatle karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu durumda, mahkemece söz konusu bu savunma üzerinde durularak davalıların bu davaya konu alacak nedeniyle rızaen yaptıkları ödeme bulunup bulunmadığı, ne miktar ödedikleri ve yapılan ödemenin bu davayı konusuz bırakıp bırakmayacağı hususları belirlenip sonuca göre karar vermek gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün temyiz eden davalılar yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalılara iadesine, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.