Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/3160
Karar No: 2006/5907

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/3160 Esas 2006/5907 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2006/3160 E.  ,  2006/5907 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi      :  Bakırköy 1.İş Mahkemesi
    Tarih                :  19.12.2005
    No                    :  792-2147  

    Davacı, iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine  karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.                                
    Davaların kısa zamanda sonuçlandırılması adaletin biran önce tecellisi için taraflarca veya mahkemelerce yapılması gereken bir kısım  adli işlemler sürelere bağlanmıştır.  Bu sürelerin  bir  bölümünü kanun bizzat belirlerken  bir bölümünü işin özelliği ve tarafların durumuna göre belirlenmesi için hakime bırakmıştır. 
    Kanuni süreler açıkça belirtilen istisnalar dışında kesindir.  Bu nedenle  kanunun tayin ettiği sürelere hakim  tarafından değiştirilemez.  (HUMK 159) buna karşılık hakimin belirlediği süreler kural olarak kesin değildir.  (HUMK 163) Hakim, tayin ettiği süreyi henüz dolmadan azaltıp  çoğaltabileceği gibi süre geçtikten sonra tarafların isteği üzerine yeni bir süre verilebilir. Bu takdirde verilen  bu süre kesindir.  Öte yandan hakim kendi belirleyeceği sürenin kesin olduğuna da karar verebilir. ( HUMK 163/3 cümle) Kesin sürenin tayin edilmesi halinde bu durumun  karşı taraf yararına usuli kazanılmış hak doğuracağı kuşkusuzdur.
    Öte yandan hakimin bir işlemin yapılmak üzere süre tayin edebilmesi için, o işlemin kendisine süre verilen tarafın  yapabileceği bir işlem olması gerekir. Aksi halde o taraf verilen süre içerisinde sadece kendi yapabileceği kısmı yapmakla kendine düşen ödevi yerine getirmiş olur. Ayrıca kesin süreye ilişkin ara kararının her türlü  yanlış anlaşılmayı önleyecek biçimde açık ve eksiksiz yazılması, yapılacak işlerin  teker teker belirtilmesi verilen sürenin yeterli emredilen işin gerekli yapılabilir olması ve süreye uymamanın sonuçlarının  açıkça anlatılması gerekir.
    Yerel mahkemenin 14.7.2005 günlü ara kararının yukarıda açıklanan  ilkelere uygun olmadığı  bu yönüyle kesin önel  şartlarının oluşmadığı açık olduğu gibi, 14.7.2005 günlü ara kararında verilen önelin kesin olduğuna dair açıklama da yoktur. Hal böyle  olunca da kesin süreye uyulmadığı bu durumda da, davacının  olayın iş kazası olduğunun ve sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesinden vazgeçtiğinin kabulü ile davanın reddine karar  verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Yapılacak iş davacının olayın iş kazası olduğunun tespiti amacıyla açtığı davanın yargılamasının sürdürüldüğünü bildirdiği Bakırköy 4.İş mahkemesinin 2005/573E sayılı dosyası celp edilerek incelenmek gerektiğinde davacıya olayın iş kazası olduğunun ve sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi için SSK Başkanlığı’na başvurması giderek dava açması için usulüne uygun mehil verilmek ve sonucuna göre karar verilmekten ibarettir. O halde, davacının  bu yönleri amaçlayan  temyiz itirazları kabul  edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6/6/2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi