13. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/18863 Karar No: 2019/6387 Karar Tarihi: 21.05.2019
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/18863 Esas 2019/6387 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2016/18863 E. , 2019/6387 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR Davacılar, murisleri..."in davalı bankada Nisan 2013"te konut kredisi kullandığını, kredi ödemelerini düzenli olarak ödemekte iken 05.02.2015 tarihinde vefat ettiğini, kalan borcunun hayat sigortasından tahsili amacıyla bankadan talepte bulunulduğunu ancak hayat sigortası yapılmadığını öğrendiklerini, kredi sözleşmesi ve ekindeki talimatla, kredi kullananın hayat sigortası yaptırmaması halinde sigortanın banka tarafından yapılmasının kararlaştırılarak bankanın yükümlülük altına sokulduğunu, ancak bankanın kendisine verilen yükümlülüklere aykırı davrandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kısmi dava olarak şimdilik 10.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturdugu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmune yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatıl amaclı tasınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, gorüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tuzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldıgının kabul edilmesi için yasanın amacı icerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki islemin olması gerekir. Somut olayda davalı Garanti Bankası A.Ş."nin davalıya anılan yasanın 3/c ve 10. maddeleri kapsamında konut kredisi kullandırdığı, uyuşmazlığın 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunu uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir.. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz.Bu durumda mahkemece, ayrı bir tüketici mahkemesi veya tüketici davalarına bakmaya yetkili mahkeme varsa davanın mahkemenin görevsizliği nedeniyle usulden reddine karar verilmesi (HMK. M.114/1-c) HMK m.115) tersi durumda davaya tüketici mahkemesi niteliği ile bakılması gerekir. Bu yönlerin gözden kaçırılması bozma nedenidir. 2-Bozma nedenine göre, davacıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan 1.bent gereğince davacılar tarafından temyiz olunan kararın BOZULMASINA, 2.bent gereğince davacıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 21/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.