Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/1417 Esas 2010/2749 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/1417
Karar No: 2010/2749

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/1417 Esas 2010/2749 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2010/1417 E.  ,  2010/2749 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı Hazine, davalıların kayden malik olduğu çekişmeli 78 sayılı parselin bir kısmının kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını, devletin hüküm ve tasarrufu altında kalan yerlerin özel mülkiyete konu olamayacağını, tasarrufta bulunmak ve yapılaşmak suretiyle işgal edildiğini ileri sürerek kıyı kenar çizgisi içinde kalan kısmın tapu kaydının iptali ile terkinine, elatmanın yıkım yoluyla giderilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, çekişmeli taşınmazın hazinenin de tarafı olduğu Balıkesir Kadastro Mahkemesinin 21.05.1993 kesinleşme tarihli, 1987 /45 Esas, 1989/78 sayılı tescil ilamına dayalı olarak adlarına tescil edildiğini, mülkiyet hakkının ihlal edilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; 14.03.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 sayılı yasa ile değişik 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesine eklenen 3. fıkra 2 ve 3. cümle ve geçici 10. maddedeki düzenlemeler karşısında 10 yıllık hak düşürücü sürenin hazine yönünden dolduğu belirlenerek davanın reddi karar verilmiştir.
    Karar, davacı hazine tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    -KARAR-
    Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle Hazine ile davalı arasında Edremit Kadastro Mahkemesinde görülen 1970/420 esas, 1970/599 karar ile 1987/45 esas ve 1989/78 karar sayılı davalarda yapılan yargılama sonunda çekişmeli taşınmazın davalılar adına tescil edildiği, bu durumda davacı hazinenin eldeki davada da esasen haklı olmadığı gözetildiğinde yargılama giderlerinin de davacı üzerinde bırakılması doğru olduğuna göre; davacı Hazinenin temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,11.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.