Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/4877 Esas 2012/2949 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/4877
Karar No: 2012/2949
Karar Tarihi: 18.04.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/4877 Esas 2012/2949 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2011/4877 E.  ,  2012/2949 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalının aidat bedelleri ve gecikme faizlerine ilişkin borcunu zamanında ödememesi üzerine başlatılan icra takibinin, davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %40"tan az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, kooperatife üye olmadığını, daire sahiplerinin oluru ile oluşturulmuş bir site yönetiminin bulunmadığını, kooperatiften hiç bir yarar görmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre; kooperatifin, sitenin yönetimini üstlenerek bir takım hizmetler verdiği, davalının kooperatif üyesi olmamasına rağmen verilen hizmetlerden kat maliki olarak yararlandığı ve hizmetlerin bedelini ödemeyerek sebepsiz zenginleştiği gerekçesiyle, itirazın kısmen iptaline, 205,92 TL asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi yönünden takibin devamına, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatının reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1) Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir ve yargılamanın her aşamasında re"sen dikkate alınmalıdır. Dava tarihinde yürürlükte olan HUMK"nun 8. maddesinde, sulh hukuk mahkemesinin hangi davalara bakacağı açıkça düzenlenmiş, kooperatif hukuku ile ilgili uyuşmazlıktan doğan davalar bu maddede sayılmamıştır.
    Somut olayda, davalının, davacı kooperatife üye olmadığı yönündeki savunması ile üyeliği tartışmalı hale gelmiş, mahkemece, davalının kooperatif üyesi olmadığı kabul edilerek, vekaletsiz iş görme ve sebepsiz zenginleşme hükümleri dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalının kooperatif üyeliğinin tartışıldığı bu dava, salt malvarlığına ilişkin bir dava olarak nitelendirilemez. Buna göre, mahkemece, davaya bakmanın Asliye Hukuk Mahkemesinin görevine girdiğinin kabulü ile görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasana girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    2) Bozma nedenine göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 18.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.