12. Ceza Dairesi 2015/10567 E. , 2016/9002 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 9.458,35 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması,
2-Davacının tutuklanması ve yargılanması nedeniyle uğradığı iddia olunan gelir kaybının tutukluluk döneminde eksik ödenmiş maaş farkı ve 30 Ağustos 2007 – 2012 tarihleri arasında kademe ilerlemesi işlemi yapılmamasından kaynaklandığının kabul edilmesi nedeniyle, tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında verilen beraat hükmünün kesinleşmesinden sonra, kanun gereği ödenmeyen parasal hakların bağlı bulunulan kuruma yapılacak başvuru yoluyla veya yetkili ve görevli idari yargı yerine konu ile ilgili yasal düzenlemelere uyulmadığı gerekçesi ile başvurulması halinde, iddia olunan ve ispatlanan maddi zararının (hak ve alacakların) hüküm altına alınabileceğinin anlaşılması karşısında, davacı tarafından maddi tazminat talebine konu edilen kaybın ve hakların yargı mercileri önünde dava konusu edilip edilmediği araştırılıp, sonucuna göre davacının maddi tazminat talebinin değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile hüküm kurulması,
3-Yapılan temyiz incelemeleri sırasında, aynı konu ve tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla dava açıldığının tespit edilmesi nedeniyle, hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, davacı lehine aynı konu ve tutuklama nedenine dayalı açılmış başka dava bulunup bulunmadığının, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden sorgulanıp, ilgili maliye hazinesinden sorularak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 30.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.