Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/3145 Esas 2017/9208 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3145
Karar No: 2017/9208
Karar Tarihi: 17.10.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/3145 Esas 2017/9208 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/3145 E.  ,  2017/9208 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    - K A R A R -

    Davacılar vekili, davalıların sürücüsü ve maliki olduğu aracın tam kusurlu olarak yaya murise çarpması sonucu murisin vefat ettiğini, murisin müvekkillerinin babası olup müvekkillerinin elem çektiğini beyanla, her bir davacı için 10.000’er TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile, her bir davacı için 5.000,00 TL den toplam 35.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 21/10/2011 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, ceza zamanaşımının dolmamış olmasına göre, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının, davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Dava trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi (TBK md 56) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi tazminat adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarının adalete uygun olması gerekir. Tazminatın amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmaktır.
    Somut olayda, davacılar annelerini davaya konu trafik kazasında kaybetmiş ve davacı evlatlar ayrı ayrı 10.000’er TL olmak üzere toplam 70.000 TL manevi tazminat talep etmiştir. Mahkemece tüm davacılar için ayrı ayrı 5.000’er TL olmak üzere toplam 35.000 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Desteğin ölümü yanında, tarafların kusur oranı, kaza (ölüm) tarihi, ekonomik ve sosyal durumu, duyulan acı gibi nedenler dikkate alındığında, davacılar için hükmedilen manevi tazminat miktarı, duyulan acıyı, çekilen sıkıntıyı hafifletebilecek düzeyde değildir. Hükmedilen manevi tazminat miktarı davacılar için bir miktar az olup, daha üst düzeyde manevi tazminat takdiri için hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının, davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.793,14 TL kalan harcın temyiz eden davalı... Ltd. Şti"den alınmasına 17.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.