Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklının başlattığı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte dayanak gösterilen bonoların 27.02.2007 tarihli sözleşmeye göre teminat senedi olduğu ileri sürülmüştür. Anılan sözleşmenin 2. maddesinin 2. bendinde 05.07.2007 tarihinde 10.000 YTL 05.10.2007 tarihinde 13.000 YTL ödeneceği kararlaştırıldıktan sonra aynı maddenin 4. bendinde "bu ödemeler nedeniyle teminat olarak G.K. tarafından M. S.K.ya 23.000 YTL"lik 2 adet senet verilmiştir. Taksit ödemeleri sona erdiğinde M. S. K. iş bu teminat senedini de G.K.a ayrıca bir bedel talep etmeksizin teslim ve iade etmeyi kabul ve taahhüt eder" düzenlemesi imza altına alınmıştır. Bu sözleşme hükümlerine göre sözleşmenin tarih, miktar ve tarafları ile senetlerin keşide tarihleri taraf ve miktarı aynı olup dayanak bonoların bu sözleşmenin teminatı olarak düzenlendiği, bu durumda alacağın varlığının yargılama gerektirdiği düşünülmeksizin takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 15.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.