Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/8203
Karar No: 2021/317
Karar Tarihi: 26.01.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2020/8203 Esas 2021/317 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2020/8203 E.  ,  2021/317 K.

    "İçtihat Metni"




    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Hükme uyulan Yargıtay bozma ilamında özetle: “ Davacı Hazine ... köy 266 sayılı parselin tamamına ilişkin olarak dava açtığına göre, davanın konusu sadece 266 sayılı parselden ifraz edilen 161 ada 1 sayılı parsel olmayıp, bu parselin yanı sıra, 266 sayılı parselin çap krokisi içinde kalan ve ifrazen yol ve park olarak belirlenen diğer bölümlerinin de dava konusu olduğunun kabulü zorunlu olup, davacı Hazine mülkiyet hakkına dayanarak iptal ve tescil istediğine göre dava konusu 266 parselin ilk çap sınırları içinde kalan bölüm yönünden davasının esas yönünden incelenmesi gerektiği belirtilerek; dava, sadece kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasına dayalı olarak açılmayıp, parselin tamamı için devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer iddiası ile açılmış olup, Hazine, 3402 sayılı Yasa"nın 12. maddesinin 3. bendinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü süreye bağlı kalmadan taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında kalan yerlerden olduğu iddiası ile her zaman dava açabileceğine göre, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3116 sayılı Yasaya göre yapılarak kesinleşen ilk orman kadastrosuna, daha sonra 1985 yılında yapılan Devlet Ormanların aplikasyonu ve 2/B uygulaması çalışmasına ilişkin aslına göre renklendirilmiş ve orman sınır noktalarının açıkça okunabildiği onaylı orman kadastro haritaları ile tutanakları, dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ait en eski tarihli memleket haritasının orjinalinden renkli fotokopisinin, hava fotoğraflarının ve amenajman planının bulundukları yerden getirtilerek taşınmazın orman kadastrosuna göre konumunun duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanması, taşınmazın tamamının veya bir kısmının 1938 yılında yapılan tahdit sınırları dışında kaldığının anlaşılması halinde eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman planı çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiğinin belirlenmesi; oluşcak sonuca göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiş, Orman İdaresi dava dilekçesine ekli koordinatlı krokide belirtilen taşınmaz bölümünün eylemli orman olması nedeniyle tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmesi iddiasıyla davaya katılmış, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, dava konusu ... İli ... İlçesi ... Köyü, 266 parsel sayılı taşınmazın ifrazı ile oluşan 1700 parsel sayılı 7576,00 metrekare yüzölçümündeki arsa niteliğindeki taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tesciline, dava konusu ... İli ... İlçesi ... Köyü, 1699 parsel sayılı taşınmaza ilişkin davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından 1699 parsel sayılı taşınmaza yönelik olarak temyiz edilmiştir.
    Mahkemece uyulmasına karar verilen Yargıtay bozma ilamında Hazinenin davasının sadece kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasına dayalı olarak açılmayıp, parselin tamamı için devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer iddiası ile açıldığı belirtilmesine rağmen mahkemece bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılmamış, taşınmazın tespitine esas tapu kaydı getirtilerek usulünce uyygulanmamış, taşınmazın tapu kaydı kapsamında kalıp kalmadığı net olarak belirlenmemiş, tapu kaydı kapsamı dışında kalan yerler var ise bu bölümler yönünden zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılmamış ve bu suretle bozma ilamının gereği yerine getirilmemiştir.
    O halde mahkeme doğru sonuca ulaşılabilmesi için öncelikle, çekişmeli 266 parsel sayılı taşınmaza (ifraz öncesi 80 parsel sayılı taşınmaz) komşu tüm taşınmazların kadastro tespit tutanakları ile dayanağı olan belgeler ve bu taşınmazların tespit tutanaklarının davalı olmaları halinde ise ilgili dava dosyaları getirtilmeli, ayrıca kadastro sırasında çekişmeli taşınmazın ifraz edildiği 80 parsel sayılı taşınmaza uygulanan tapu kaydı ilk tesis tarihinden itibaren tüm geldi ve gittileri ile birlikte getirtilmeli, kadastro sırasında revizyon görüp görmediği araştırılmalı, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü kadastro parsellerine ait kadastro tespit tutanakları getirtilmeli ve bu tapu kaydına dayanılan ve çekişmeli taşınmaza komşu olan taşınmazlara ilişkin açılmış bulunan başkaca dava bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa bu dava dosyaları tespit edilerek dosya arasına alınmalı, tapu kaydı mahkeme kararı sonucu oluşmuş ise dava dosyası aslı getirtilmeli, tapu kaydının ilk tesisi ile tedavülleri arasında yüzölçümü farklılıkları var ise bu farkın dayanağı araştırılmalı, yine yöreye ait en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, mahallinde elverdiğince yaşlı (taşınmazın tespit tarihinden öncesini bilebilecek yaşta), tarafsız ve yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi, bir ziraat mühendisi, bir fen elemanı ve bir jeodezi ve fotogrametri mühendisi aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, getirtilen belgeler çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen, jeodezi ve fotogrametri ile uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) hava fotoğrafları ve memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de hava fotoğrafları ve memleket haritası ölçeğine (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) denetime elverişli olacak şekilde çevrildikten sonra komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmaz çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli, taşınmazın gerçek eğimi klizimetre aletiyle ölçülerek memleket haritalarındaki münhanilerden de faydalanılmak suretiyle belirlenmeli, hava fotoğraflarının stereoskop vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak, temyize konu taşınmazın niteliği ve kullanım durumu ile tasarruf sınırlarını belirgin olarak görünüp görünmediği belirlenmeli, taşınmazın üzerindeki bitki örtüsünün cinsi, yaşı, dağılımı, kapalılık oranı ile taşınmazın imar-ihyaya konu olup olmadığını, olmuş ise imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığını ve imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığını, taşınmazın ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını ve dava konusu taşınmazların 6831 sayılı Orman Kanunu"nun 17/2. maddesinde belirtilen orman içi açıklık vasfında olup olmadığını belirten müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak, şekilde yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalıdır.
    Yapılacak araştırma sonucu çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu belirlendiği takdirde, çekişmeli taşınmazın tespitine esas tapu kaydının 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısında hukuki kıymetinin olup olmadığı tartışılmalıdır. Taşınmazın orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde ise, taşınmazın tapu kaydının kapsamında kalıp kalmadığı belirlenmeli, teknik bilirkişi eliyle tapu kayıtlarının varsa krokisi/haritası zemine uygulanarak kaydın kapsamı 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 20/A maddesi uyarınca haritasına göre belirlenmeli; tapu kaydının krokisinin/haritasının bulunamaması veya uygulanamaması durumunda, tapu kaydı tesisinden itibaren tüm tedavülleriyle birlikte okunup sınırlarının bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmesi istenilmeli; bilirkişilerin gösteremediği sınırlar için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, bilirkişi ve tanıklarca gösterilen sınırlar fen bilirkişisi tarafından kroki üzerinde işaretlenmeli, çekişmeli taşınmazın davacıların dayandığı tapu kaydının kapsamında kalıp kalmadığı duraksamasız şekilde saptanılmalı; tapu kaydının uymadığının ya da miktarı ile taşınmazların tamamını kapsamadığının anlaşılması halinde zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşup oluşmadığı denetlenmeli; keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazların öncesinin ne olduğu, kim veya kimler tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldığı, imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, komşu parsellerin tutanak ve dayanakları uygulanmalı; dava konusu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; yerel bilirkişiler ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı; ziraatçi bilirkişiden, taşınmazın evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini ve zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisinden ise, keşfi takibe ve denetlemeye olanak verir rapor ve kroki alınmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların miras bırakanları adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tesbit ya da tescil edilip edilmediği tapu müdürlüğü ve ilgili kadastro müdürlüğü ile hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup, aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.01.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi