Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2020/4409 Esas 2021/575 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/4409
Karar No: 2021/575
Karar Tarihi: 18.01.2021

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2020/4409 Esas 2021/575 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’a muhalefet suçundan 2 yıl 6 ay hapis ve 40.000 TL adlî para cezasına çarptırılmıştır. Ancak, sanığın daha önce Adana 18. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen benzer eylem nedeniyle mahkûmiyet kararı Yargıtay 7. Ceza Dairesi tarafından bozulmuştur. Bu sebeple, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı kanun yararına bozma istemiyle dosyayı Yargıtay 7. Ceza Dairesi'ne taşımıştır. Dosya incelendiğinde, iki dosyanın birleştirilmesi gerektiği ancak bu yapılmadığı ve sanık hakkında ayrı ayrı mahkûmiyet kararı verildiği tespit edilmiştir. Bu sebeple, Adana 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin kararı, 5271 sayılı CMK'nun 309. maddesi uyarınca bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyledir: 4733 sayılı Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 8/4, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 ve 52/2. maddeleri, ve 5237 sayılı Kanun'un 43/2. maddesi.

7. Ceza Dairesi 2020/4409 E. , 2021/575 K.

"İçtihat Metni"

4733 sayılı Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’a muhalefet suçundan sanık ..."nun, anılan Kanun’un 8/4, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 40.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair ADANA 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/02/2013 tarihli ve 2010/632 esas, 2013/309 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 13.10.2020 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 26.10.2020 tarihli ve KYB. 2020-91465 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, sanığın Adana 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/5 esas sayılı dosyasındaki benzer eylemi nedeniyle mahkûmiyetine dair kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 11/11/2019 tarihli ve 2015/26556 esas, 2019/37022 karar sayılı ilâmı ile 03/08/2010 tarihli eylemi yönünden kurulan hükümlerin bozulmasına karar verilerek anılan Mahkemenin 2019/1451 esas numarası üzerinden yargılamanın halen derdest olduğunun anlaşıldığı, sanığın anılan iki davadaki eylemlerinin suç tarihlerinin 23/07/2010 ve 03/08/2010, iddianame tarihlerinin ise 25/08/2010 olduğu, her iki suç hakkında iddianame düzenlenme tarihlerinin aynı olduğu anlaşılmış ise de, anılan iki dosyada da sanığın üzerine atılı eylemlerin aynı mahiyette olduğu ve suç tarihleri arasındaki süre de dikkate alınarak, bahse konu dosyaların, Adana 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/1451 esas sayılı derdest dosyası ile birleştirilip, bu eylemlerin bir suç işleme kararı icrası kapsamında işlenip işlenmediği ve sanık hakkında 5237 sayılı Kanun"un 43/2. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışıldıktan sonra bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında ayrı ayrı mahkûmiyet kararı verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriğindeki hususlar yerinde görüldüğünden Adana 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 19.02.2013 tarih, 2010/632 Esas, 2013/309 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yapılmasına, 18.01.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.