Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/2783
Karar No: 2022/2735
Karar Tarihi: 11.04.2022

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/2783 Esas 2022/2735 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi         2022/2783 E.  ,  2022/2735 K.

    "İçtihat Metni"

    (KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)


    Basit yaralama suçundan sanık ...'nın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2, 86/3-a, 29/1, 62/1 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 251/3. maddeleri uyarınca 1.120,00 Türk lirası hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.03.2021 tarihli ve 2019/952 Esas, 2021/456 Karar sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin ... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 02.07.2021 tarihli ve 2021/664 değişik iş sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 04.02.2022 tarihli ve 2021/18200 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10.03.2022 tarihli ve 2022/19776 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
    Mezkur ihbarnamede;
    Dosya kapsamına göre,
    1)... 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.04.2021 tarihli kararına ... Cumhuriyet Başsavcılığınca süresinde itiraz edildiğinin anlaşıldığı, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 252/2. maddesinde yer alan ''İtiraz üzerine hükmü veren mahkemece duruşma açılır ve genel hükümlere göre yargılamaya devam olunur. Taraflar gelmese bile duruşma yapılır ve yokluklarında 223'üncü madde uyarınca hüküm verilebilir. Taraflara gönderilecek davetiyede bu husus yazılır. Duruşmadan önce itirazdan vazgeçilmesi hâlinde duruşma yapılmaz ve itiraz edilmemiş sayılır.'' şeklindeki düzenleme karşısında, hükmü veren Mahkeme tarafından itiraz üzerine duruşma açılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden, itiraz üzerine karar verilmesine yer olmadığına, gereğinin takdir ve ifası için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi yerine, yazılı şekilde itirazın esastan incelenerek reddine karar verilmesinde,
    2)Mercii ... 3. Ağır Ceza Mahkemesi, ... 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.03.2021 tarihli kararını esastan incelemesine rağmen, Mahkemenin 16.03.2021 tarihli duruşmasında ... Cumhuriyet Başsavcılığının basit yargılama usulünün uygulanması talebinin reddine karar verildiğini ancak aynı tarihli gerekçeli kararında ise 5271 sayılı Ceza Muhakamesi Kanun'un 251/3. maddesinde sayılan basit yargılama usulünce sanığın cezasından 1/4 oranında indirim yapılarak kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulduğunun gözetilmemesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
    Gereği görüşülüp düşünüldü:

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Basit Yargılama Usulü başlıklı 5271 sayılı CMK'nin 251. maddesinde;
    "(1) Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir. (Ek cümle:8/7/2021-7331/23 md.) 175'inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca duruşma günü belirlendikten sonra basit yargılama usulü uygulanmaz.
    (2) Basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verildiği takdirde mahkemece iddianame; sanık, mağdur ve şikâyetçiye tebliğ edilerek, beyan ve savunmalarını on beş gün içinde yazılı olarak bildirmeleri istenir. Tebligatta duruşma yapılmaksızın hüküm verilebileceği hususu da belirtilir. Ayrıca, toplanması gereken belgeler, ilgili kurum ve kuruluşlardan talep edilir.
    (3) Beyan ve savunma için verilen süre dolduktan sonra mahkemece duruşma yapılmaksızın ve Cumhuriyet savcısının görüşü alınmaksızın, Türk Ceza Kanunu'nun 61. maddesi dikkate alınmak suretiyle, 223. maddede belirtilen kararlardan birine hükmedilebilir. Mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir.
    (4) Mahkemece, koşulları bulunması hâlinde; kısa süreli hapis cezası seçenek yaptırımlara çevrilebilir veya hapis cezası ertelenebilir ya da uygulanmasına sanık tarafından yazılı olarak karşı çıkılmaması kaydıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir.
    (5) Hükümde itiraz usulü ile itirazın sonuçları belirtilir.
    (6) Mahkemece gerekli görülmesi hâlinde bu madde uyarınca hüküm verilinceye kadar her aşamada duruşma açmak suretiyle genel hükümler uyarınca yargılamaya devam edilebilir.
    (7) Basit yargılama usulü, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, sağır ve dilsizlik hâlleri ile soruşturma veya kovuşturma yapılması izne ya da talebe bağlı olan suçlar hakkında uygulanmaz.
    (8) Basit yargılama usulü, bu kapsama giren bir suçun, kapsama girmeyen başka bir suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde uygulanmaz.”
    Aynı Kanun'un Basit Yargılama Usulünde İtiraz başlıklı 252. maddesinde ise;
    “(1) 251. madde uyarınca verilen hükümlere karşı itiraz edilebilir. Süresi içinde itiraz edilmeyen hükümler kesinleşir.
    (2) İtiraz üzerine hükmü veren mahkemece duruşma açılır ve genel hükümlere göre yargılamaya devam olunur. Taraflar gelmese bile duruşma yapılır ve yokluklarında 223. madde uyarınca hüküm verilebilir. Taraflara gönderilecek davetiyede bu husus yazılır. Duruşmadan önce itirazdan vazgeçilmesi hâlinde duruşma yapılmaz ve itiraz edilmemiş sayılır.
    (3) Mahkeme, ikinci fıkra uyarınca hüküm verirken, 251. madde kapsamında basit yargılama usulüne göre verdiği hükümle bağlı değildir. Ancak, itirazın sanık dışındaki kişiler tarafından yapıldığı hâllerde 251. maddenin üçüncü fıkrası uyarınca yapılan indirim korunur.
    (4) İtiraz üzerine verilen hükmün sanık lehine olması hâlinde, bu hususların itiraz etmemiş olan diğer sanıklara da uygulanma olanağı varsa bu sanıklar da itiraz etmiş gibi verilen kararlardan yararlanır.
    (5) İkinci fıkra uyarınca verilen hükümlere karşı genel hükümlere göre kanun yoluna başvurulabilir.
    (6) Birinci fıkradaki itirazın, süresinde yapılmadığı veya kanun yoluna başvuru hakkı bulunmayan tarafından yapıldığı mahkemesince değerlendirildiğinde dosya, 268. maddenin ikinci fıkrası uyarınca itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderilir. Mercii bu sebepler yönünden incelemesini yapar ve kararını gereği için mahkemesine gönderir." hükümleri yer almaktadır.
    CMK’nin itiraz usulü ve inceleme mercilerini düzenleyen 268. maddesinde ise;
    "(1) Hâkim veya mahkeme kararına karşı itiraz, kanunun ayrıca hüküm koymadığı hâllerde 35. maddeye göre ilgililerin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gün içinde kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. Tutanakla tespit edilen beyanı ve imzayı mahkeme başkanı veya hâkim onaylar. 263. madde hükmü saklıdır.
    (2) Kararına itiraz edilen hâkim veya mahkeme, itirazı yerinde görürse kararını düzeltir; yerinde görmezse en çok üç gün içinde, itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderir.
    (3) İtirazı incelemeye yetkili merciler aşağıda gösterilmiştir:
    a) (Değişik: 18.6.2014-6545/74 md.) Sulh ceza hâkimliği kararlarına yapılan itirazların incelenmesi, o yerde birden fazla sulh ceza hâkimliğinin bulunması hâlinde, numara olarak kendisini izleyen hâkimliğe; son numaralı hâkimlik için bir numaralı hâkimliğe; ağır ceza mahkemesinin bulunmadığı yerlerde tek sulh ceza hâkimliği varsa, yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine; ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerlerde tek sulh ceza hâkimliği varsa, en yakın ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine aittir.
    b)(Değişik:8.7.2021-7331/24 md.) Sulh ceza hâkimliğinin tutuklama ve adli kontrole ilişkin verdiği kararlara karşı yapılan itirazların incelenmesi, yargı çevresinde bulunduğu asliye ceza mahkemesi hâkimine aittir. İtirazı incelemeye yetkili mercilerin farklı olduğu hâllerde, itirazların gecikmeksizin incelenmesi amacıyla, kararına itiraz edilen sulh ceza hâkimliği tarafından gerekli tedbirler alınır. Sulh ceza hâkimliği işleri, asliye ceza hâkimi tarafından görülüyorsa itirazı inceleme yetkisi ağır ceza mahkemesi başkanına aittir.
    c)Asliye ceza mahkemesi hâkimi tarafından verilen kararlara yapılacak itirazların incelenmesi, yargı çevresinde bulundukları ağır ceza mahkemesine ve bu mahkeme ile başkanı tarafından verilen kararlar hakkındaki itirazların incelenmesi, o yerde ağır ceza mahkemesinin birden çok dairesinin bulunması hâlinde, numara olarak kendisini izleyen daireye; son numaralı daire için birinci daireye; o yerde ağır ceza mahkemesinin tek dairesi varsa, en yakın ağır ceza mahkemesine aittir.
    d)Naip hâkim kararlarına yapılacak itirazların incelenmesi, mensup oldukları ağır ceza mahkemesi başkanına, istinabe olunan mahkeme kararlarına karşı yukarıdaki bentlerde belirtilen esaslara göre bulundukları yerdeki mahkeme başkanı veya mahkemeye aittir.
    e)Bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin kararları ile Yargıtay ceza dairelerinin esas mahkeme olarak baktıkları davalarda verdikleri kararlara yapılan itirazlarda; üyenin kararını görevli olduğu dairenin başkanı, daire başkanı ile ceza dairesinin kararını numara itibarıyla izleyen ceza dairesi; son numaralı daire söz konusu ise birinci ceza dairesi inceler." denilmektedir.
    İnceleme konusu somut olayda; sanık hakkında açılan davanın genel yargılama usulüne göre yürütülmesine başlandığı, hükmün tefhim edildiği 16.03.2021 tarihli oturumda Cumhuriyet savcısı tarafından basit yargılama usulünün uygulanmasının talep edildiği, talebin reddine karar verilmesinden sonra hüküm tefhim edilirken kısa kararda sanığın cezasından 5271 sayılı CMK’nin 251/3. maddesine göre indirim yapılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, o yer Cumhuriyet savcısının bu karara süresi içerisinde itiraz ettiği anlaşılmıştır.
    O yer Cumhuriyet savcısının itirazı üzerine hükmü veren mahkemece dosya itiraz merciine gönderilmiş ise de kararına itiraz edilen mahkemece öncelikle başvurunun süre ve yetki yönünden değerlendirmesi yapılarak itirazın, süresinde yapılmadığının belirlenmesi halinde dosyanın CMK’nin 252/6 ve 268/2. maddeleri uyarınca itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderilmesi gerekmesine göre karara süresinde itiraz edilmesi nedeniyle duruşma açılarak genel hükümlere göre yargılamaya devam edilmesi gerektiği gözetilmeden; dosyanın itiraz üzerine merciine gönderilmesi ve merciince esastan inceleme yapılarak itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
    Bununla birlikte, Mahkemenin 16.03.2021 tarihli duruşmasında ... Cumhuriyet Başsavcılığının basit yargılama usulünün uygulanmasına dair talebinin ara karar ile reddine karar verilmesinin ardından hüküm tefhim edilirken 5271 sayılı CMK’nin 251/3. maddesi gereğince sanığın cezasından (1/4) oranında indirim yapılması suretiyle çelişkiye neden olunmasına göre itirazın bu yönden de kabulüne karar verilmemesi isabetsizdir.
    Bu nedenle, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; ... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 02.07.2021 tarihli ve 2021/664 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nin 309/4. maddesi gereğince KANUN YARARINA BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 11.04.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi