Esas No: 2020/514
Karar No: 2020/2924
Karar Tarihi: 07.12.2020
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/514 Esas 2020/2924 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/514
Karar No : 2020/2924
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- …
2- … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay İkinci Dairesinin 24/10/2019 tarih ve E:2016/9568, K:2019/5522 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Zabıt katibi olan ve Adalet Bakanlığı Taşra Teşkilatı Personeli Adli Yargı Yazı İşleri Müdürlüğü yazılı ve sözlü sınavına katılan davacı tarafından;
1- Sözlü sınavı yedek olarak kazanmasına ilişkin işlemin,
2- ... Adliyesi sözlü sınav sonuçlarının ve bu doğrultuda yapılan atamaların,
3- Bu işlemlerin dayanağı olan 25/03/2004 tarih ve 25413 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Adalet Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğine 13/04/2014 tarih ve 28971 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yönetmelikle eklenen,
a) "Sözlü sınav" başlıklı 15/A maddesinin,
b) "Başarı sıralaması" başlıklı 15/B maddesinin,
4- 15/03/1999 tarih ve 99/12647 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla yürürlüğe konulan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin,
a) 31/08/2013 tarih ve 28751 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmelikle değiştirilen 8. maddesinde yer alan "ve sözlü sınavda" ibaresinin,
b) "Sözlü sınav" başlıklı 12/A maddesinin iptali ile;
5- Sözlü sınavı yedek olarak kazanması sonucu mahrum kaldığı parasal ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte tarafına ödenmesine hükmedilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay İkinci Dairesinin 24/10/2019 tarih ve E:2016/9568, K:2019/5522 sayılı kararıyla;
Dava konusu düzenlemelerin incelenmesi :
Dava konusu Adalet Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği ve Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik ile anılan kadrolara, görevde yükselme suretiyle atanacaklar için yazılı ve sözlü sınavda başarılı olma koşulunun getirildiği, Yönetmeliklerin genel sistematik yapısına bakıldığında, yazılı ve sözlü sınavların ikisinin birlikte başarılmasının, belirlenen görevlere atanabilmenin temel koşulu olarak belirlendiği,
Sözlü sınavın, yazılı sınavı tamamlayıcı nitelikte, bilgi ve liyakatı ölçmek, adayın mesleğe uygun yeteneğe ve kültürel birikime sahip olup olmadığını belirlemek amacıyla yapıldığı,
Bu çerçevede, sözlü sınavın temel amacının, yazılı sınav yapılmak suretiyle nesnel bir biçimde tespit edilenler arasından en başarılı adaydan başlayarak en uygun olanların seçilmesi olduğu,
Bu itibarla, belirtilen unvanların yürüttükleri görevin önem ve özelliği dikkate alındığında, bu kadrolara atanacakların, mesleğin gerektirdiği bilginin ölçülmesi amacıyla yapılacak yazılı sınav yanında, mesleki ehliyete yönelik diğer özel niteliklere de sahip olup olmadıklarının tespiti açısından tamamlayıcı nitelik taşıyan sözlü sınava alınmalarında hizmet gereklerine, üst hukuk normlarına ve hukuka aykırılık bulunmadığı,
Davacının sözlü sınavı yedek olarak kazanmasına ilişkin işlemin, ... Adliyesi sözlü sınav sonuçlarının ve bu doğrultuda yapılan atamaların iptali ile davacının mahrum kaldığı parasal ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte tarafına ödenmesine hükmedilmesi istemi yönünden;
Sözlü sınavda başarısız sayılma işleminin, diğer tüm idari işlemlerde olduğu gibi yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden yargısal denetiminin yapılmasının esas olduğu,
İdari işlemin yetki, şekil gibi salt usule ilişkin unsurları ile sınırlı olarak yapılacak bir yargısal denetim, hukuk devleti ilkesinin sağladığı güvenceyi temin etmeyeceği,
Bu itibarla, davacının girdiği sözlü sınav öncesinde, sınav komisyonunca sınavda sorulacak soruların önceden hazırlanması ve tutanağa bağlanması, her adaya sorulan soruların kayda geçirilmesi ve sorulan sorulara adayların verdiği yanıtlara hangi komisyon üyesince, hangi notun takdir edildiğinin tutanakta ayrı ayrı gösterilmesi, böylece sözlü sınavın nesnel olarak yapılması ve yargısal denetimin tüm unsurlarıyla gerçekleştirilmesinin sağlanması gerektiği,
Adalet Bakanlığı taşra teşkilatı adli yargı yazı işleri/idari işler müdürlüklerinde boşalan kadrolar için görevde yükselme yazılı sınavından 60 ve üzerinde puan almak suretiyle başarılı olan adaylara, yapılan sözlü sınav öncesinde, Sözlü Sınav ve Değerlendirme Kurullarınca (278) adet "Alan Bilgisi", (780) adet "Genel Kültür" sorularının ve "Genel Kültür" cevaplarının hazırlandığı, sözlü sınava giren adaylara bir Alan Bilgisi ve bir Genel Kültür sorusunun sorulduğu, verilen yanıtların kurulun her üyesi tarafından değerlendirildiği ve verilen puanların aritmetik ortalaması alınarak adayların sözlü puanlarının belirlendiği,
Sözlü sınava ilişkin değerlendirme kriterlerinden, adayın "Sınav konularına ilişkin bilgi düzeyi" ile "Genel kültürü ve genel yeteneği"ne ilişkin değerlendirmeler dışındaki kriterlerin sınav kurulu üyelerinin gözlemlerine dayalı kanaatlerine ilişkin olduğu,
Bu durumda, yapılan sözlü sınav öncesinde, "Sınav konularına ilişkin bilgi düzeyi" ile "Genel kültür ve genel yetenek" kritelerini değerledirebilmek için sınavda sorulacak soruların önceden hazırlanması ve tutanağa bağlanmış olması ve sınavda her adaya sorulan soruların kayda geçirilerek sorulan sorulara adayların verdiği yanıtlara hangi komisyon üyesince, hangi notun takdir edildiğinin tutanakta ayrı ayrı gösterilmiş olması karşısında, davacının sözlü sınavdan (72) puan almak suretiyle sözlü sınavı yedek olarak kazanmasına ilişkin işlemde hukuka aykırlık bulunmadığı,
Sözlü sınavın mevzuata uygun olarak yapıldığı kanaatine varıldığından, ... Adliyesi sözlü sınav sonuçlarında ve bu doğrultuda yapılan atamalarda da hukuka aykırılık bulunmadığı,
Bu doğrultuda, davacının mahrum kaldığı parasal ve özlük haklarının tarafına ödenmesine hükmedilmesi isteminin de yerinde görülmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Davacı tarafından; sözlü sınava yönelik düzenlemelerin hukuki dayanaktan yoksun olduğu, sözlü sınav uygulamasının; kariyer ve liyakat ilkelerine aykırı, subjektif değerlendirmelere açık ve hakkaniyete aykırı sonuç doğurmaya müsait bir uygulama olduğu, ölçme ve değerlendirme tekniğine uygun olmadığı, personelin yeterliğinin tespitinin, yazılı sınav dışında, objektif olmayan sözlü sınav koşuluna bağlanmasının hukuka uygun olmadığı, nesnel ve objektif bir değerlendirme aracı olan yazılı sınav sonucunun anılan düzenleme ile etkisiz hale getirileceği, sözlü sınavda ses ve görüntü kaydının alınması gerektiği, sorulan sorulara doğru yanıt verdiği, verilen kısa sürede kurul üyelerinin adaylar hakkında değerlendirme yapamayacağı, dava konusu işlemlerde ve bu işlemlerin dayanağı Yönetmelik hükümlerinde hukuka uyarlık bulunmadığı belirtilerek Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI: Davalı idarelerden … Bakanlığı tarafından, Danıştay İkinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuş;
… tarafından ise savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay İkinci Dairesinin temyize konu 24/10/2019 tarih ve E:2016/9568, K:2019/5522 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 07/12/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.