12. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/28149 Karar No: 2010/9243 Karar Tarihi: 15.04.2010
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2009/28149 Esas 2010/9243 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2009/28149 E. , 2010/9243 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 4. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 15/06/2009 NUMARASI : 2009/1909-2009/1700
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu vekili şikayetinde; Alacaklının borçlu nezdinde 3. şahıs olan Milli Savunma Bakanlığı İç Tedarik İzmir Bölge Başkanlığına gönderdiği İİK."nun 89/1 maddesine dayalı haciz ihbarnamesinin gönderilme tarihi itibariyle mevcut bakiyeleri ile sınırlı olması gerektiği, gönderilme tarihi itibariyle doğmamış bir hak ve alacağın yahut sonraki zamanda doğacak veya doğması muhtemel hak ve alacakların haczinin mümkün olmadığını belirterek icra memurluğunun 20.05.2009 tarihli kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İcra mahkemesince borçlu ile 3. şahıs arasındaki ticari ilişkinin sabit olduğu, Milli Savunma Bakanlığı İç Tedarik Bölge Başkanlığının haciz ihbarnamesine yönelik cevabının (ihbarname gönderilme tarihi itibariyle Hiçbir alacağı bulunmadığını, ancak ileride ticari ilişki nedeniyle doğabilecek alacağı bulunmasının muhtemel olduğu, başka alacaklıların da haciz ihbarnameleri gönderdiği) yasal olduğu ve borçlunun 3. şahıs nezdindeki alacağın haczedilmesinin olanaklı olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir. Kural olarak ileride doğacak muhtemel bir hakkın haczi mümkün değildir. Bu nedenle İİK.nun 89. maddesi gereğince 3. şahsa, borçlunun nezdinde doğmuş ve doğacak hak ve alacaklarının haczini şeklinde haciz ihbarnamesinin çıkarılması halinde 3. şahsın sorumluluğu haciz müzekkeresinin kendisine ulaştığı tarihteki mevcut durumla (fiili durumla) sınırlı olacağından ileride doğacak, doğması muhtemel bu hakkın bu aşamada 3. şahısca ret olarak bilinmesi mümkün olmadığından bu şekilde çıkarılan haciz ihbarnamesi yukarıda açıklanan nedenle muhtemel alacaklar açısından sonuç doğurmaz. Somut olayda; Takip dosyası incelendiğinde borçluya örnek 10 numaralı ödeme emrinin 10.03.2009 tarihinde tebliğ edilerek takibin kesinleştiği, alacaklının borçlu ve 3. şahıslardaki menkullerine haciz konulmasını talebi üzerine borçlunun 18.05.2009 tarihinde icra dairesine müracaat ederek 3. şahıs olan Milli Savunma Bakanlığı İç Tedarik İzmir Bölge Başkanlığına İİK."nun 89/1 maddesine dayanılarak gönderilen haciz ihbarnamesinin bu ihbarnamenin 3. şahsın eline geçtiği tarihi itibariyle sorumluluğu bulunduğunu, bu tarihten sonra ve gelecekteki doğması muhtemel bir hakkın haczedilemeyeceğinin borçluya bildirilmesini talep ettiği, icra memurluğu da 18.05.2009 tarihli kararı ile borçlunun talebinin reddine karar verdiği, borçlunun ise icra memurluğunun redde ilişkin kararının kaldırılmasını şikayet yoluyla talep ettiği anlaşılmaktadır. O halde; İcra Mahkemesine başvuran borçlunun şikayetinin bu kurallar ışığında değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 15.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.