13. Hukuk Dairesi 2016/17478 E. , 2019/6373 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ... ile 01.08.2014 tarihinde yaptıkları sözleşme gereği, diğer davalı aleyhine açılacak işçi alacakları davasının takibi için, başlangıçta hiçbir ödeme alınmaksızın, dava sonuçlanınca 5.000,00 TL"den az olmamak kaydıyla, dava sonucunda hükmedilen miktarın %20"si kadar ücret alacağı konusunda anlaşmaya vardıklarını, diğer davalı ... Asansör"ün vekilinin kendisini arayarak uzlaşmak istediklerini beyan ettiğini, davaya konu alacak hesaplanarak toplam alacağının 31.769,00 TL"nin karşı taraf vekiline bildirildiğini, daha sonra gönderilen mail ile %10 karşı vekalet ücreti talep edildiğini, davalıların kendi aralarında anlaştıklarını ve davanın feragat ile sonuçlandığını, davalı ... ile avukatlık vekalet ücret sözleşmesinden kaynaklanan 5.000,00 TL vekalet ücret alacağının ve haricen sulh olan diğer davalıdan 3.790,00 TL karşı yan vekalet ücretinin tamamının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ..., aralarındaki anlaşmada kıdem tazminatı alacağı için açılacak davada kazanılacak miktarın %20 si kadar avukatlık ücreti olarak ödeneceğini, davacı ile yapmış oldukları sözleşmede avukatlık ücretinin 5.000TL"den az olmayacağı kaydının kendisinde bulunan sözleşme örneğinde mevcut olmadığını, kendisinde bulunan sözleşme örneğini dosyaya sunduğunu ve aksi bir sözleşmenin sonradan doldurulduğunun aşikar olduğunu, ayrıca sonradan öğrendiği kadarıyla eski işyerinden fazla mesai, izin alacağı gibi taleplerin de dava edildiğini kendisinin böyle bir talebi olmadığını, eski iş yeri tarafından kendisine tahsis edilen lojmanda kaldığı için fazla mesai veya izin ücreti talebinin hiçbir zaman olmadığını, fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep hakkı saklı kalmak kaydıyla söz konusu açılan dava nedeniyle diğer davalıyla anlaşması sonucu almış olduğu paranın, 2.000,00 TL lik kısmının senet olarak, diğer 2.000,00 TL si banka havalesi olmak üzere toplamda 4.000,00 TL olduğunu, aldığı paradan fazlasının kendisinden avukatlık ücreti olarak istenmesinin haksız olduğunu, makul bir ücretin üzerinden talep edilen miktarın reddini savunmuştur.
Davalı ..., ilgili davanın esasa dahi girilmeden sulh ile feragatten sonuçlandığnı, bu nedenle davanın 31.769,00 TL üzerinden kabul edilmiş gibi gösterilerek, bu rakam üzerinden vekalet ücreti talebinin hakkaniyete aykırı olduğunu, diğer davalı ..."a anlaşmaları sonrasında 4.000,00 TL ödendiğini, bu ödeme ile birlikte İş Mahkemesinde görülen davanın davacısı ... vekiline de söz konusu davadaki emeği nedeniyle tüm dava masrafları ile birlikte makul ve yasal ücretin altında olmamak kaydıyla bir vekalet ücreti teklif edildiğini, ancak davacı vekilinin fahiş vekalet ücreti talebi nedeniyle tekliflerini reddettiğini, 4.000,00TL üzerinden ve İş Mahkemesinde görülen davalarda avukatlık asgari ücret tarifesinin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hesaplama yapılması gerektiğini, bu tutar üzerinden yapılacak hesap sonucu çıkarılacak vekalet ücretinin kabulü ile kalan kısmın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, 5.000,00tl alacağa yönelik olarak açılan davanın reddine, 3.790,00tl alacağa yönelik açılan davanın kabulü ile, bu alacağın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, tüm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davacının temyiz sebeplerinin incelenmesinde; taraflar arasındaki vekalet ilişkisine ilişkin davacının sunduğu ücret sözleşmesinde dava konusunun %20’ si (5.000,00 TL’den az olmamak kaydıyla) üzerinden vekalet ücreti kararlaştırıldığı, davalının elinde bulunan ve ibraz ettiği ücret sözleşmesinde ise vekalet ücretine ilişkin miktar-oran bulunmadığı anlaşıldığından bu sözleşmelere itibar edilemez. Davacının, davalıların sulh olmaları nedeniyle hak kazandığı akdi ve karşı yan vekalet ücretinin müteselsilen tahsilini talep ettiği anlaşılmaktadır. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 20.03.2019 tarih ve 30720 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 2017/6 esas, 2018/9 karar ve 05.10.2018 tarihli İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Avukatlık Kanunu"nun 165. maddesinde düzenlenen "ücret dolayısıyla müteselsil sorumluluk" hallerinden olan "sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşma ile sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde" karşı tarafın avukatı lehine her iki tarafın müteselsil olarak ödemesinden sorumlu olacağı avukatlık ücreti kapsamına avukat ile iş sahibi arasında yapılan avukatlık ücret sözleşmesine göre avukata ödenmesi gereken akdi vekalet ücreti dahil değildir. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 05.10.2018 gün ve 2017/6 esas, 2018/9 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı da gözetilmek suretiyle, sulh olunan miktar esas alınarak, Avukatlık Kanunu md. 164 gereğince akdi vekalet ücretine ilişkin konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmak suretiyle karar verilmesi gerekirken, yalnızca davalı ... yönünden, vekalet ücreti için davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş olup, kararın bu yönüyle bozulması gerekmiştir.
2-Davalı tarafların temyiz sebeplerinin incelenmesini gelince; her iki davalı da beyanlarında, davacı için uygun bir vekalet ücreti ödemeyi kabul ettiklerini belirtmiş olduklarından, bilirkişiden karşı yan vekalet ücreti konusunda da denetime elverişli rapor alınarak, tarafların iddia ve savunmalarıyla birlikte delilleri de değerlendirilmek suretiyle, davalıların sulh oldukları miktar tespit edilerek, tespit edilecek bu miktar üzerinden belirlenecek olan karşı yan vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda birinci ve ikinci bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin alınan 65,00 TL harcın davacıya, 65,00 TL harcın davalı-..."a, 65,00 TL harcın davalı-... Asansör Yapı San. ve Dış Tic. Ltd. Şti."ne iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.