Esas No: 2019/2222
Karar No: 2020/2907
Karar Tarihi: 07.12.2020
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2019/2222 Esas 2020/2907 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/2222
Karar No : 2020/2907
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay İkinci Dairesinin 04/03/2019 tarih ve E:2016/12436, K:2019/960 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Adliyesi'nde bilgisayar işletmeni olarak görev yapan davacı tarafından, 25/03/2004 tarih ve 25413 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Adalet Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği'nin, 04/04/2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmeliğin 3. maddesiyle değiştirilen 8. maddesinin birinci fıkrasının (B) bendinin (3) numaralı alt bendinin (b) alt bendinde yer alan "Atamaları doğrudan Bakanlıkça yapılanlar hariç...." ibaresinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay İkinci Dairesinin 04/03/2019 tarih ve E:2016/12436, K:2019/960 sayılı kararıyla; 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 114. maddesinde; atamaları doğrudan Bakanlıkça yapılan ve Komisyonca yapılan personel ayrımına gidildiği, taşra atamalı kadrolarda görev yapan personelin sadece taşra atamalı kadrolar için; merkez atamalı kadrolarda bulunan personelin ise sadece merkez teşkilatı için ilan edilen görevde yükselme kadrolarına başvurabileceği;
Bununla birlikte adalet komisyonları bünyesinde görev yapan, fakat atamaları doğrudan Bakanlıkça yapılan personelin de merkez atamalı kadrolar için ilan edilen görevde yükselme sınavına katılabileceği göz önüne alındığında; üst hukuk normlarına uyumlu bir şekilde hazırlanıp yürürlüğe konulan Adalet Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği'nin 04/04/2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmeliğin 3. maddesiyle değiştirilen 8. maddesinin birinci fıkrasının (B) bendinin (3) numaralı alt bendinin (b) alt bendinde yer alan "Atamaları doğrudan Bakanlıkça yapılanlar hariç...." ibaresinde hukuka, hizmetin gereklerine ve kamu yararına aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına; 2.475,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Adalet Bakanlığı Yazı İşleri Müdürlüğü sınavı için ... Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonuna yapmış olduğu başvurunun; Adalet Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği'nin 8. maddesinin birinci fıkrasının (B) bendinin (3) numaralı alt bendinin (b) alt bendinde yer alan "Atamaları doğrudan Bakanlıkça yapılanlar hariç...." ibaresi nedeniyle merkez teşkilatında görev yapanların merkez teşkilatı kadroları için görevde yükselme sınavına müracaat edebilecekleri belirtilerek ... Adliyesi için açılan Yazı İşleri Müdürlüğü görevde yükselme sınavına katılma şartlarını taşımadığı gerekçesiyle reddedildiği,
Dava konusu yönetmelik değişikliği nedeniyle Bakanlık atamalı Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni ile Bilgisayar İşletmeni kadrosunda görev yapanların yükselme haklarının ellerinden alındığı, öte yandan, davalı vekilinin dosyaya katkısı olmadığından vekalet ücretini hak etmediği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay İkinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay İkinci Dairesinin temyize konu 04/03/2019 tarih ve E:2016/12436, K:2019/960 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 07/12/2020 tarihinde esasta oybirliği, vekalet ücreti yönünden oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
X- 1136 sayılı Avukatlık Kanununun "Avukatlık ücreti" başlıklı 164.maddesinde, avukatlık ücretinin, avukatın hukukî yardımının karşılığı olan meblâğı veya değeri ifade ettiği, ücret itirazlarının incelenmesi aşamasında da avukatlık ücretinin belirlenmesinde davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğinin esas alınacağı açıkça düzenlenmiştir.
Avukatlık ücretine hak kazanılabilmesi ve yargı yerince avukatlık ücretine hükmedilebilmesi için şart olan hukuki yardımın yerine getirilmesi gerekeceği açıktır.
Dava konusu olayda, davalı idarenin birinci savunma dilekçesinin Bakan adına Genel Müdür Yardımcısı tarafından hazırlandığı, bilahare davalı idare vekili tarafından ara kararı ile istenilen bilgi ve belgelerin üst yazı ekinde sunulduğu, diğer taraftan, tebliği yapılan savcı düşüncesi ile ilgili yazılı olarak görüş bildirilmediği, davalı idare vekilinin ara kararı ile istenilen bilgi ve belgelerin sunulmasından başkaca bir katkısının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenle, davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği , kararın vekalet ücretine ilişkin kısmının bozulması gerektiği oyuyla kararın bu kısmına katılmıyorum.