20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/13812 Karar No: 2016/12537 Karar Tarihi: 22.12.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/13812 Esas 2016/12537 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/13812 E. , 2016/12537 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Eldeki davada .... 3. Asliye Hukuk (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) ile .... 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, zayi belgesi istemine ilişkindir. .... 3. Asliye Hukuk (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesince, zayi belgesi verilmesine ilişkin istemin çekişmesiz yargı işi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. .... 2. Sulh Hukuk Mahkemesince, ticari defter ve belgelerin kaybı halinde zayi belgesi verilmesine ilişkin davanın ticari dava sayıldığı ve asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dava, 6102 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra 09/11/2015 tarihinde açılmıştır. 6100 sayılı HMK"nın 382. maddesinde, “Çekişmesiz yargı işleri” düzenlenmiş, aynı maddenin ikinci fıkrasının (e) bendinde, "Ticaret hukukundaki çekişmesiz yargı işleri" başlığı altında 1. madde olarak "Ticari defterlerin zayi halinde belge verilmesine" ilişkin taleplerin "Çekişmesiz yargı işi" olduğu belirtilmiş, aynı Kanunun 383. maddesinde de, çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi olacağı hükmüne yer verilmiştir. Diğer taraftan, 6102 sayılı TTK"nın 82/7. maddesinde "Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava ... açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir" hükmüne yer verilmiş; aynı Kanunun 4/1-a maddesinde de, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu Kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı açıkça düzenlenmiştir. Buna göre, HMK"da çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenen bir uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde görülebilmesi için, kanunda aksine bir hüküm olmaması gerekmektedir. Ancak yukarıda açıklandığı üzere, 6102 sayılı Kanunun 4 ve 82. maddelerin lafzı ve amacı nazara alındığında ve aynı Kanunun 6335 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik 5. maddesi uyarınca ticari belgelerin zıyaından kaynaklanan uyuşmazlıklarda HMK"daki düzenlemenin aksine, asliye ticaret mahkemesinin görevlendirildiği anlaşıldığından, uyuşmazlığın asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .... 3. Asliye Hukuk (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22/12/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.