19. Ceza Dairesi Esas No: 2015/21465 Karar No: 2017/9601 Karar Tarihi: 14.11.2017
2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/21465 Esas 2017/9601 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, İcra Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararın temyiz edilmesi sonucu dosyanın incelenmesi sonucunda, sanıkların İİK'nın 331. maddesi kapsamında suçlu olduğuna karar vermiştir. 331. maddede düzenlenen suçun, haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu alacaklısını zarara sokmak maksadıyla, mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef ederek, kıymetten düşürerek, hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek veya asıl olmayan borçlar ikrar ederek mevcudunu suni surette eksiltirse suçun oluşacağı belirtilmiştir. Mahkeme, sanıkların yaptığı işlemlerin bu kapsama girdiğini belirterek kararı bozmuş ve dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.
19. Ceza Dairesi 2015/21465 E. , 2017/9601 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- İİK’nın 333/a maddesine yönelik incelemede; Eylemlere ve yükletilen suçlara yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE, sonuç itibariyle usul ve yasaya uygun olduğundan, HÜKÜMLERİN ONANMASINA, 2- İİK’nın 331. maddesine yönelik incelemede; Sanığın üzerine atılı bulunan İİK"nın 331. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen takibi şikayete bağlı olan seçimlik hareketli bu suçun; "Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla, 1-)Mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, 2-)Telef ederek 3-)Kıymetten düşürerek, 4-)Hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek, 5-) Asıl olmayan borçlar ikrar ederek; Mevcudunu suni surette eksiltirse” şeklinde sıralanan seçimlik hareketlerden herhangi birisinin işlenmesiyle, diğer koşulların da (alacaklının, borçlu aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacağını alamadığını ispat ettiği takdirde) gerçekleşmesi halinde oluşacağının yerleşik uygulamalarda benimsenmiş olması, somut olayımızda; Sanıklara usulüne uygun şekilde İİK’nın 349. maddesine ilişkin şerhi içerir duruşma davetiyesi gönderilip, şikayete konu araçların devrine ilişkin resmi satış örneklerinin tamamı getirtilip, satış tarihlerine göre şikayetin süresinde olup olmadığı ve sanık ..."in yetkili iken bu satışları yapıp yapmadığı, bu devirlerin alacaklıları zarara uğratmak kastıyla olup olmadığı tespit edilip sonucuna göre hukuki durumun takdiri yerine eksik kovuşturma ve hatalı gerekçe ile yazılı şekilde sanıkların beraatine karar verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 14/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.