17. Ceza Dairesi Esas No: 2015/15259 Karar No: 2016/7790 Karar Tarihi: 24.05.2016
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/15259 Esas 2016/7790 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Çocuk Mahkemesi'nde görülen bir davadan bahsediyoruz. Davada suçlu bulunan çocuk, başka bir suçlu çocukla birlikte bir hırsızlık olayına karıştı. Ancak suçun işlendiği sırada olayı gören bir tanık devriye görevi yapan polise haber verdi ve suçlu çocuklar yakalandı. Mahkeme, suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabul etti. Temyize gidildiğinde, bozma nedeni yapılmadan hüküm onandı. Ancak, avukatlık ücretinin suça sürüklenen çocuğa yüklendiği ve yargılama giderlerinin tahsil şeklinin gösterilmemesi nedeniyle karar bozuldu. Suça sürüklenen çocuğun savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafii görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiye ödenen avukatlık ücretinin, suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verildi. Ayrıca, yargılama giderlerinin suça sürüklenen çocuğun payı oranında ayrı ayrı alınması kararlaştırıldı. Kanun maddeleri olarak da, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 168/1. maddesi ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 150/2. maddesi belirtildi.
17. Ceza Dairesi 2015/15259 E. , 2016/7790 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü: Suça sürüklenen çocuğun temyiz dışı diğer suça sürüklenen çocukla müştekiye ait suça konu malları alırken olayı gören tanığın devriye görevini yapan polise haber verip, suça sürüklenen çocukların malları koyduğu arabanın rengini, modelini ve gittiği istikameti söyleyip, olaydan kısa bir süre sonra suça konu malları yakalattığının anlaşılması karşısında; koşulları oluşmadığı halde 5237 sayılı TCK"nın 168/1. maddesinin uygulanması, karşı temyiz bulunmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenleme gözetilerek, mahkemece 5271 sayılı Yasası’nın 150/2. maddesi uyarınca, suça sürüklenen çocuğun savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafii görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiye ödenen avukatlık ücretinin, suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi, 2-Yargılama giderlerinin tahsil şeklinin gösterilmemesi suretiyle, 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nm 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “yargılama giderlerine ilişkin” bölümün çıkartılması ile yerine “müdafi ücreti çıkarıldıktan sonra kalan yargılama giderlerinin suça sürüklenen çocuğun payı oranında ayrı ayrı alınmasına” cümlesi yazılmak suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.