Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/6865 Esas 2016/12470 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R
Davacılar vekilinin dava dilekçesinde özetle; ... ...köyünde kain 1205 parsel sayılı taşınmazda müvekillerinin hissedar olarak malik olduğunu, davacı müvekkillerinin öteden beri miras yolu ile kendi atalarına ait olduğu ve kullandığı taşınmaz maliye adına tescil edildiğinden müvekkillerinin mağdur olduğu, kadastro tespit komisyonunun tespit komisyonun dava konusu taşınmazın bir kısmı müvekkillerinin murisine ait olmasına rağmen tespit yapılamamasından dolayı Anayasanın açıkça ihlal edildiğini, 2613 sayılı Kanunun 22. maddesine göre komisyonun işe başlamadan en az 15 gün önce mutad vasıtalarla hangi tarihlerde nereleri tetkik edeceğini o yerde ilan etmesi gerektiğini, dava konusu yerin taşınmazların hiçbir bedel ödemeksizin karşılıksız olarak Hazine adına tescil edilmiş olması nedeniyle haksız bir müdahele olduğunu, devletin kusursuz sorumluluğundan kaynaklanan bir zararının oluştuğu ve bu zararın tazmininin devletten isteyebileceği, devletin kadastro işlemlerinden kaynaklanan sorumlululğunun da TMK"nın 1007. maddesi kapsamında olması gerektiğinden bundan dolayı davanın adli yargıda görülmesi gerektiğini iş bu nedenlerle kesinleşen mahkeme kararları ile hiçbir bedel ödemeksizin tapusu iptal edilen... köyünde kain 1205 parsel sayılı taşınmazın davacı müvekkillerinin hissesinin karşılığı olan tazminat alacağının fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000.-TL"sinin davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucu; davacıların dayandığı .... Kadastro Mahkemesinin 2006/1 E. - 2008/1 K. sayılı dosyası olup, dava konusu taşınmaz Hazine adına kadastro tespitinde tespit edilmesi üzerine davacıların itiraz davası olduğu, davacıların üzerinde kayıtlı olan bir tapu kaydının mevcut olmadığı, davacıların talebine esas dava şartları oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK"nın 1007. maddesi gereğince tazminat istemine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 22/12/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.