4. Hukuk Dairesi 2011/1342 E. , 2012/4012 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vdl. aleyhine 14/09/2009 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/06/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalılar tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı vekili, davalılardan ..."ın sahibi bulunduğu ... Gazetesinde davalılardan ..." in "Sevilay Yazıyor " başlıklı köşesinde müvekkili hakkında alaycı uslup kullanılarak iftirada bulunulduğunu söyleyerek manevi tazminat talep etmiştir.
Davalı ise, davaya konu yazıların cevap niteliğinde olduğunu, eleştiri hakkını kullandığını, davanın red edilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; davalının, aleyhine bir dizi yazı yazıldığı kanatiyle kendini haklı göstermesi , uslübunu bozması, hakaret teşkil eden sözler kullanması gerekmez denilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
1)Davalı ..."nun temyizi yönünden 5187 sayılı yasanın 13. maddesine göre sorumluluğu yoktur. Onun yönünden davanın husumetten reddi gerekir.
Davaya konu haberin yayınlandığı tarihte yürürlükte bulunan 5187 sayılı Basın Kanununun 13. maddesi hükmüne göre; basın yoluyla işlenen haksız eylemlerden dolayı istenen maddi ve manevi zararlardan eser sahibi ile yayın sahibi ve varsa temsilcisi müştereken ve müteselsilen sorumludur. Yazı İşleri müdürüne husumet yöneltilemez. Eldeki bu davada, haksız eylemin işlendiği gazete künyesindeki açıklamaya göre davalının sorumlu yazı işleri müdürü olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece davalıya yukarıda sözü geçen maddeye göre husumet düşmeyeceği ve davanın onun yönünden husumetten reddedilmesi gerekirken takdir edilen tazminattan sorumlu tutulmuş olması doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2- Davalılardan ... ve ..."ın temyiz ititrazlarına gelince;
Davacı ..."ın imtiyaz sahibi olduğu ....com internet sitesinde "Akif Beki terlikle nasıl askerlik yaptı" haberinin yayınlandığı bu haberin yayınlanmasından 10 gün sonra 21.08.2009 tarihli "Akif Beki"nin terliğini haber yapanlar, ..."ın dalağını neden görmedi?" başlıklı bir yazının davalı ... tarafından yazıldığı;
Daha sonra davalı ..."in 26.08.2009 tarhli "Terlik ve Dalak Polemiği" başlıklı bir yazı yazdığı ve bu yazının da gazeteci ..."ın 3yıl önce yazdığı 23.01.2006 tarihli bir yazı ve gazeteci ..."in 3 yıl önceki cevabi yazılarından yola çıkarak yazıldığı;
Dava dışı ... tarafından 05.09.2009 tarihli ... Gazetesindeki köşesinde "Sevilay burun ameliyatını bedavaya mı getirdi " başlıklı yazısına cevaben 09.09.2009 tarihli "Siz Kimi Kandırıyorsunuz? " başlıklı yazı yazıldığı ve yine dava dışı ... tarafından yazılan yazıya cevap olarak 02.09.2009 tarihli yazı ve 11.09.2009 tarihli yazıların davalı ... tarafından yazıldığı anlaşılmaktadır. Davalılardan ... kendisi hakkında yazılan yazılara eleştiri mahiyetinde dava konusu yazıları yazdığı gibi, tüm bu yazılar bir bütün olarak incelendiğinde; yazıların içeriğinde hakaret içeren sözler bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece davacının kişilik haklarına saldırıda bulunulmadığı benimsenerek istemin tümden reddedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin kısmen kabul edilmiş olması usul ve yasaya uygun görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (1) nolu bende ... ve (2) nolu bendde ..., ... yararına BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 13/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.