Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/10181
Karar No: 2022/6274
Karar Tarihi: 16.05.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/10181 Esas 2022/6274 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2021/10181 E.  ,  2022/6274 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : MUŞ 1. Ağır Ceza Mahkemesi

    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hüküm : Mahkumiyet
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A) Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:
    Sanığın duruşmada beyan ettiği adreste sanığın abisine usulüne uygun şekilde 02.06.2015 tarihinde tebliğ edilen hükmün, 1412 sayılı CMUK'un 310. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen bir haftalık yasal temyiz süresinden sonra sanık tarafından 17.06.2015 tarihinde temyiz edildiği anlaşıldığından, sanığın temyiz isteğinin CMUK'un 317. maddesi gereğince REDDİNE,
    B) Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak,
    1) Sanığa verilen adli para cezasının TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca taksitlendirilmesine karar verildikten sonra kararda “ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği ihtarı” yerine, “ Yapılan usulüne uygun tebliğlere rağmen, yasal süresi içerisinde ödenmeyen adli para cezasının, 5275 S.Y. nın 106/3 maddesi uyarınca, Cumhuriyet Başsavcılığınca hapse çevrilmesine” ibaresi yazılmak suretiyle TCK’nın 52/4. maddesinin son cümlesine aykırı davranılması,
    2) Sanık hakkında TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak hükümden sonra yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararının ve 7242 sayılı Yasadaki değişikliklerin uygulanmasında zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca giderilmesi mümkün bulunduğundan;
    1) Hüküm fıkrasında adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin bölümünde “Yapılan usulüne uygun tebliğlere rağmen, yasal süresi içerisinde ödenmeyen Adli Para Cezasının, 5275 S.Y.nın 106/3 maddesi uyarınca, Cumhuriyet Başsavcılığınca hapse çevrilmesine” ibaresinin çıkartılması ve yerine “Ödenmeyen adlî para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına" ibaresinin eklenmesi,
    2) TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümünün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve aynı maddede 7242 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikler gözetilerek oluşan duruma göre, sanıklar hakkında TCK'nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması,
    Suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    C) Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:
    1) Sanık ...’ın 01.09.2013 tarihli eylemi sabit ise de;
    İddianameye konu edilen ve mahkemece TCK’nın 43/1 maddesi uygulamasında kabul edilen 26.07.2013 tarihli eylemle ilgili olarak adli sicil ve UYAP kayıtlarında yapılan inceleme neticesinde aynı eylemden dolayı ayrıca ‘’kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçundan kamu davası açıldığı, Muş 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/111 sayılı dosyasından yürütülen kovuşturma neticesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği ve kararın kesinleşmiş olduğu görülmekle, dosyasının getirtilerek bu dosya
    içine konması; sanık hakkında aynı fiilden dolayı mükerrer dava açılıp açılmadığının ve her iki dosyadaki dava konusu uyuşturucu maddelerin aynı madde olup olmadığının tespiti ile sonucuna göre sanık hakkında TCK'nın 43. maddesinde yer alan zincirleme suç hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2) Sanığa verilen adli para cezasının TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca taksitlendirilmesine karar verildikten sonra kararda “ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği ihtarı” yerine, “ Yapılan usulüne uygun tebliğlere rağmen, yasal süresi içerisinde ödenmeyen adli para cezasının, 5275 S.Y. nın 106/3 maddesi uyarınca, Cumhuriyet Başsavcılığınca hapse çevrilmesine” ibaresi yazılmak suretiyle TCK’nın 52/4. maddesinin son cümlesine aykırı davranılması,
    3) Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
    D) Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:
    1) UYAP kayıtlarına göre sanığın hüküm tarihinde başka suçtan Silivri 4 nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü bulunması ve duruşmalardan vareste tutulma talebi olmaması karşısında, duruşmada hazır edilmeden, yokluğunda karar verilmesi suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
    2) CMK'nın 150/3. maddesi gereğince "alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra hükmü uygulanır." şeklindeki düzenleme karşısında, suç tarihi itibarıyla sanığın üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun cezasının alt sınırı itibarıyla zorunlu müdafii tayininin gerekmediği, ancak 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile TCK’nın 188/3. maddesinde yapılan değişiklikle hapis cezasının alt sınırının on yıl hapis cezası olarak değiştirildiği, hükmün verildiği tarihten önce 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile TCK’nın 188/3. maddesinde düzenlenen suç için öngörülen hapis cezasının alt sınırının “on yıl” olarak değiştirildiği, bu itibarla sanığa CMK’nın 150. maddesi uyarınca zorunlu müdafii tayini gerektiği gözetilmeden yargılamaya devamla hüküm kurularak savunma hakkının kısıtlanması,
    3) Sanığa verilen adli para cezasının TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca taksitlendirilmesine karar verildikten sonra kararda “ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği ihtarı” yerine, “Yapılan usulüne uygun tebliğlere rağmen, yasal süresi içerisinde ödenmeyen adli para cezasının, 5275 S.Y. nın 106/3 maddesi uyarınca, Cumhuriyet Başsavcılığınca hapse çevrilmesine” ibaresi yazılmak suretiyle TCK’nın 52/4. maddesinin son cümlesine aykırı davranılması,
    4) Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönlerini incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA,
    E) Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:
    1) CMK'nın 150/3. maddesi gereğince "alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra hükmü
    uygulanır." şeklindeki düzenleme karşısında, suç tarihi itibarıyla sanığın üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun cezasının alt sınırı itibarıyla zorunlu müdafii tayininin gerekmediği, ancak 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile TCK’nın 188/3. maddesinde yapılan değişiklikle hapis cezasının alt sınırının on yıl hapis cezası olarak değiştirildiği, hükmün verildiği tarihten önce 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile TCK’nın 188/3. maddesinde düzenlenen suç için öngörülen hapis cezasının alt sınırının “on yıl” olarak değiştirildiği, bu itibarla sanığa CMK’nın 150. maddesi uyarınca zorunlu müdafii tayini gerektiği gözetilmeden yargılamaya devamla hüküm kurularak savunma hakkının kısıtlanması,
    2) UYAP kayıtlarında yapılan incelemede; sanığın 09.05.2013 tarihinde işlediği uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan 20.05.2015 tarihinde iddianame düzenlendiği, iddianame düzenlenmeden önce temyiz incelemesine konu suçun işlendiğinin anlaşılması karşısında; suç ve iddianame tarihleri dikkate alınarak sanığın eylemlerinin ayrı ayrı ya da tek suç oluşturup oluşturmayacağı veya TCK'nın 43. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin belirlenmesi bakımından, Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/02/2016 tarih - 2015/237 esas ve 2016/39 karar sayılı dava dosyasının halen derdest ise temyize konu dava dosyası ile birleştirilmesi; hüküm verilmiş ve kesinleşmiş ise dosyasının getirtilerek bu dosya içine konulması ve her iki dosyadaki delillerin birlikte değerlendirilip sonucuna göre, eylemlerin tek suç, iki ayrı suç ya da zincirleme suç oluşturup oluşturmadığı tartışılmak suretiyle sanığın hukukî durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
    3) Sanığa verilen adli para cezasının TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca taksitlendirilmesine karar verildikten sonra kararda “ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği ihtarı” yerine, “Yapılan usulüne uygun tebliğlere rağmen, yasal süresi içerisinde ödenmeyen adli para cezasının, 5275 S.Y. nın 106/3 maddesi uyarınca, Cumhuriyet Başsavcılığınca hapse çevrilmesine” ibaresi yazılmak suretiyle TCK’nın 52/4. maddesinin son cümlesine aykırı davranılması,
    4) Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönlerini incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA,
    F) Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde:
    1) Hükme esas alınan 07.03.2013, 09.05.2013 tarihli olaylara ilişkin olay tutanağı, ekspertiz raporu ve soruşturma evrakının aslı veya onaylı örneklerinin denetime imkan verecek şekilde dosya içerisine konularak ve haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan soruşturma yürütülen dosya tanıklarının beyanları alınarak sanık ...’a okunup diyeceği sorulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2) Hükme esas alınan 11.07.2013, 18.07.213 tarihli olaylara ilişkin olay tutanakları ve soruşturma evrakının aslı veya onaylı örneklerinin denetime imkan verecek şekilde dosya içerisine konularak ve haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan soruşturma yürütülen dosya tanıklarının beyanları alınarak sanıklar ..., ... ve ...’e okunup diyecekleri sorulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3) CMK'nın 150/3. maddesi gereğince "alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra hükmü uygulanır." şeklindeki düzenleme karşısında, suç tarihi itibarıyla sanıkların üzerine atılı
    uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun cezasının alt sınırı itibarıyla zorunlu müdafii tayininin gerekmediği, ancak 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile TCK’nın 188/3. maddesinde yapılan değişiklikle hapis cezasının alt sınırının on yıl hapis cezası olarak değiştirildiği, hükmün verildiği tarihten önce 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile TCK’nın 188/3. maddesinde düzenlenen suç için öngörülen hapis cezasının alt sınırının “on yıl” olarak değiştirildiği, bu itibarla ... dışındaki sanıklara CMK’nın 150. maddesi uyarınca zorunlu müdafii tayini gerektiği gözetilmeden yargılamaya devamla hüküm kurularak savunma haklarının kısıtlanması,
    4) Sanıklara verilen adli para cezasının TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca taksitlendirilmesine karar verildikten sonra kararda “ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği ihtarı” yerine, “Yapılan usulüne uygun tebliğlere rağmen, yasal süresi içerisinde ödenmeyen adli para cezasının, 5275 S.Y. nın 106/3 maddesi uyarınca, Cumhuriyet Başsavcılığınca hapse çevrilmesine” ibaresi yazılmak suretiyle TCK’nın 52/4. maddesinin son cümlesine aykırı davranılması,
    5) Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ve diğer sanıkların temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönlerini incelenmeksizin hükümlerin BOZULMASINA,16/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi