Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/11836
Karar No: 2019/3562
Karar Tarihi: 02.04.2019

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/11836 Esas 2019/3562 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2017/11836 E.  ,  2019/3562 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVACI-DAVALI : ...
    DAVALI-DAVACI : ...
    DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Ve Katılma Alacağı

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtayca incelenmesi davalı-davacı ... vekili, duruşmasız olarak davacı-davalı ... vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 02.04.2019 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden ...vekili Avukat ... ve karşı taraftan temyiz eden ... vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı-birleşen dosyada davalı ... vekili, evlilik birliği içinde davalı kadın adına iki taşınmaz, bir araç edinildiği, yurt içi ve yurt dışı banka hesapları, fon hesapları, hisse senetleri, kiralık kasa vb. maddi değerler ile ev eşyaları bulunduğunu açıklayarak, şimdilik 33.000,00 TL"nin yasal faizi ile davalıdan tahsilini istemiş, 09.11.2010 havale tarihli dilekçe ile bir kısım mal varlığı ile ilgili taleplerini ıslah ederek talebini toplam 141.500,00 TL"ye yükseltmiş, birleşen dosyada ise vekil edeni aleyhine açılan davanın kesin hüküm ve dava konusu malların kişisel mal olmaları nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Davalı-birleşen dosyada davacı ... Güven vekili, adına kayıtlı tüm malları kendi birikimleriyle aldığını, davacının, hiçbir katkısının bulunmadığını açıklayarak reddi savunmuş, birleşen davada ise, vekil edeninin yurtdışındaki çalışmasından yüksek gelir elde ettiğini, erkeğin ise genelde ücretsiz izinde olup, düşük geliri olduğu, kazancı ile toplam 4 adet taşınmaz edinildiğini açıklayarak erkeğin adına tapuda kayıtlı bulunan Mersin Mahmudiye mahallesinde 4/7 hisseli dükkan için 15.000,00 TL, Kargıpınarındaki yazlık için 42.500,00 TL olmak üzere toplam 57.500,00 TL alacağın faizi ile tahsilini istemiş, 22.11.2010 tarihli dilekçe ile talebini Mahmudiye mahallesindeki taşınmaz yönünden 30.000,00 TL"ye yükseltmiştir.
    Mahkemece, verilen ilk kararda asıl dava yönünden; Mahallesindeki taşınmazla ilgili 42.580,00 TL alacağın, 20.000,00 TL"sine dava tarihinden, bakiye kısma ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, fazla talebin reddine, Mühye"de bulunan taşınmazla ilgili taleple bağlı kalınarak 17.500,00 TL alacağın, 10.000,00 TL"sinin dava tarihi, bakiye kısmın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, araç yönünden 1.862,87 TL"nin 1.000,00 TL"sine dava tarihinden, bakiye kısma ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazla talebin reddine, Paris"e götürülen eşyalarla ilgili davanın reddine, banka hesaplarındaki paralar ile ilgili taleple bağlı kalınarak; 1.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fon hesapları, hisse senetleri ve kiralık kasa yönünden davanın reddine, birleşen dava yönünden; dosya davacısının 4. Aile Mahkemesinin 2007/54 Esas sayılı dosyasında aynı konuda açmış olduğu davadan feragat etmesi nedeniyle davanın reddine karar verildiği ve hükmün kesinleştiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm asıl dava bakımından davacı-birleşen dosyada davalı ... vekili, hem asıl hem birleşen dava bakımından davalı-birleşen dosyada davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dairenin 2015/4100 Esas, 2015/16373 Karar sayılı ilamıyla, asıl dava konusu mahallesindeki taşınmaz ve araç yönünden yapılan katkı payı alacağı hesaplamasında maddi hatalara ve eksikliklere işaret edilerek davacı-birleşen dosyada davalı ..."in katkı oranının fazla olduğu ve yeniden hesap edilmesi, yine asıl davaya konu Mühyedeki taşınmazla ilgili davacı-birleşen dosyada davalı erkek lehine hükmedilen alacağın katılma alacağı olduğu ve faizin karar tarihinden itibaren başlatılması gerektiği, birleşen dava yönünden ise Mahmudiye mahallesindeki dükkana yönelik talebin usulden reddinin yerinde olmadığı, işin esasına girilerek ve davacı-birleşen dosyada davalı erkeğin kişisel mal savunması üzerinde gereği gibi durularak bir karar verilmesi gerektiği, kabule göre de, birleşen davada vekalet ücretinin yanlış hesap edildiği açıklanarak hüküm bozulmuş, davacı-birleşen dosyada davalı ... vekilinin tüm, davalı-birleşen dosyada davacı ... vekilinin ise bozma dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde asıl dava yönünden, Mahallesindeki taşınmazla ilgili talep hakkında bilirkişi raporunda belirlenen ve hükme esas alınmaya yeterli görünen 11.680,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınmasına, fazla talebin reddine, Mühye"deki taşınmazla ilgili mahkemece verilen karar Yargıtayca onandığından, yeniden karar verilmesine yer olmadığına, belirlenen 17.500,00 TL alacağa karar tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine, araç yönünden bilirkişi raporunda belirlenen ve hükme alınmaya yeterli görünen 511,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınmasına, fazla talebin reddine, Paris"e götürülen eşyalar, banka hesabındaki paralar, fon hesapları hisse senetleri ve kiralık kasa yönünden verilen kararlar Yargıtay tarafından onandığından yeniden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen dava yönünden Kargıpınar 27 ada 28 parselde bulunan taşınmaz yönünden açılan davanın reddine karar verildiği ve bu kararın Yargıtay tarafından onandığı anlaşıldığından yeniden karar verilmesine yer olmadığına, Mahmudiye Mahallesi 83 ada 89 parselde bulunan dükkanla ilgili ise, mahkemece dinlenen tanıklarve Huri"nin yeminli ifadelerinden açıkça görüleceği üzere bedellerin tamamı davalının babası dava dışı Mustafa tarafından ödendiği, kaldı ki, mal ayrılığı rejimine göre yapılan incelemede öncelikle davacı ..."nin bu dört hissenin satın alınmasında katkıda bulunduğuna dair dosyada hiçbir bilgi ve belge bulunmadığı, davalının babası Mustafa tarafından 4/7 hisse satın alındığı, paraları bizzat baba Mustafa tarafından ödenerek oğlu adına hisseler tescil edildiği, bu haliyle dükkanın davalı ..."in kişisel malı olduğu konusunda şüphe olmadığı, davacı ..."nin kişisel malla ilgili herhangi bir alacak talep edemeyeceği sabit olduğundan talebin reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde her iki taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre davacı-birleşen dosyada davalı vekilinin ve davalı-birleşen dosyada davacı vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2.Davacı-birleşen dosyada davalı ... vekilinin asıl dava yönünden faiz başlangıcına ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
    Davacı-birleşen dosyada davalı lehine Mühye"deki 573 parsel yönünden hükmedilen alacak, katılma alacağı niteliğindedir. TMK"nin 239/son maddesinde; “…aksine anlaşma yoksa tasfiyenin sona ermesinden başlayarak katılma alacağına ve değer artış payına faiz yürütülür…” hüküm altına alınmıştır. Yargıtay"ın ve Dairemizin kökleşmiş uygulamalarına göre tasfiye tarihi karar tarihidir. Mahkemece, tasfiye tarihi olan (bozmadan önceki karar tarihi) 24/12/2014 tarihinden itibaren alacağa faiz yürütülmesi gerekirken, bozmadan sonra verilen karar tarihi 21/02/2017"den itibaren faiz yürütülmüş olması doğru olmamıştır. Ne var ki, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
    3. Davalı-birleşen dosyada davacı vekilinin birleşen davada vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
    Birleşen dava dosyasında Mahmudiye mahallesindeki 4/7 hisse bakımından dava dilekçesinde 15.000,00 TL istendiğine ve talep 30.000,00 TL olarak ıslah edildiğine, Kargıpınarı mahallesindeki taşınmaz bakımından ise dava dilekçesinde 42.500,00 TL istenmiş olup ıslah dilekçesinde bu değer yükseltilmediğine göre toplam değerin 72.500,00 TL kabul edilerek vekalet ücreti takdiri gerekirken, hatalı olarak 102.500,00 TL üzerinden davalı-birleşen dosyada davacı ... aleyhine vekalet ücreti takdiri usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onamasına karar vermek gerekmiştir
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2) nolu bentte gösterilen sebeple davacı-birleşen dosyada davalı vekilinin, (3) nolu bentte gösterilen sebeple davalı-birleşen dosyada davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile gerekçeli kararın asıl dava yönünden "2.) Ankara İli, ... İlçesi, ..Mahallesi ...Caddesi 83 ada 89 parseldeki taşınmazla ilgili, mahkememizce verilen karar Yargıtayca onandığından, yeniden karar verilmesine yer olmadığına, a-Belirlenen 17.500,00 TL alacağa karar tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine," bendinde geçen "karar tarihinden itibaren" ifadelerinin hüküm yerinden çıkartılmasına, ibarenin yerine "karar tarihi 24.12.2014 tarihinden itibaren " rakam ve kelimelerinin yazılmasına, birleşen dava yönünden hükmün "3.) Reddedilen miktar üzerinden (102.500,00 TL) hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve tayin olunan 10.950,00 TL vekalet ücretinin davacı ... Güven"den tahsili ile davalı ..."ya ödenmesine," bendinde geçen "(102.500,00 TL)" ve "10.950,00 TL" rakamlarının hüküm fıkrasından çıkarılmasına, ibarelerin yerine sırasıyla "(72.500,00 TL)" ve "8.325,00 TL" rakamlarının yazılmasına, 6100 sayılı HMK"nın Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"un 438/7. fıkrası gereğince düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, her iki taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının (1.) bentte açıklanan nedenlerle reddine,Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi hükümleri uyarınca 2.037,00 TL avukatlık ücretinin davacı-davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davalı-davacıya verilmesine, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi hükümleri uyarınca 2.037,00 TL avukatlık ücretinin davalı-davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davacı-davalıya verilmesine, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 02/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi