12. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/27136 Karar No: 2010/9143 Karar Tarihi: 13.04.2010
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2009/27136 Esas 2010/9143 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2009/27136 E. , 2010/9143 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ümraniye 1. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 10/09/2009 NUMARASI : 2009/342-2009/762
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : TTK’ nun 688/6. maddesinde; bonoda tanzim yerinin yazılı olması gerektiği, aynı kanunun 689/son maddesinde ise tanzim edildiği yer gösterilmeyen bir bononun tanzim edenin adı ve soyadı yanında yazılı olan yerde tanzim edilmiş sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Tanzim yeri olarak idari birim adı (kent, ilçe, bucak, köy gibi) yazımı yeterli olup ayrıca adres gösterilmesi zorunlu değildir. Diğer yandan, 14/12/1992 tarih ve 1991/1E, 1992/5K Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında da açıklandığı üzere kısaltılmış olarak yazılan keşide yerinin kabul edilebilmesi için bunun belirgin ve duraksamaya mahal bırakmayacak bir yeri göstermesi gereklidir. Aksi takdirde senedin, bono vasfında olduğunun kabulü yasal açıdan mümkün değildir. Somut olayda, takip dayanağı senette tanzim yeri M.köy olarak gösterilmiştir. Kısaltılmış olarak yazılan tanzim yeri, yukarıda yazılı içtihadı birleştirme kararında açıklanan ilkeye uygun bulunmadığından dayanak senet bono niteliğinde kabul edilemez. Hukuk Genel Kurulu’nun 02/10/1996 gün ve 1996/12-5 sayılı kararı ile de benimsendiği üzere İİK.nun 170/a-2. maddesi gereğince bu hususun icra mahkemesince re’sen nazara alınarak takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, bu konunun göz ardı edilerek şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13/04/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.