14. Hukuk Dairesi 2015/6631 E. , 2015/6785 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Kırıkkale 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/03/2013
NUMARASI : 2011/346-2013/124
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.11.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki takyitlerin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 05.03.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Davacı, Kırıkkale 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/274 Esas, 2010/160 Karar sayılı dosyasıyla davalılar hakkında muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil davası açtığını, mahkemece 29.06.2010 tarihinde davanın kabulü ile K...M... 13..ada 12 parseldeki 2 ve 3 no"lu bağımsız bölümün tapu kayıtlarının iptaliyle 1/4"ünün murisleri olan H... E... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, kararın infazı için tapu müdürlüğüne müracaat ettiğini, davalıların borcundan ötürü taşınmazlar üzerine hacizler konulduğunu öğrendiğini, davalılar adına yapılan tescil işleminin geçersiz olduğuna mahkemece karar verildiğinden davalıların borcundan ötürü taşınmazlar üzerine konulan hacizlerin de geçersiz olması nedeniyle dava konusu Kırıkkale Merkez, K.. M.. 13.. ada 12 parsel 2 ve 3 no"lu bağımsız bölümler üzerinde H.. E..."a ait 1/4 hisse üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafından temyiz harç ve masrafları süresinde yatırılmadığından temyiz istemi reddedilmiştir.
Dosya kapsamına göre gerekçeli kararın davacı tarafa 10.04.2013 tarihinde tebliğ edildiği, temyiz harcının da süresi içinde 24.04.2013 tarihinde yatırılmış olduğu anlaşıldığından 30.04.2013 tarihli temyiz isteminin reddine dair ek kararın kaldırılmasına ve işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
Haciz, kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini teminen borçluya ait ve haczi kabil bulunan mallara bir bakıma takibi yapan icra müdürlüğünün el koyması işlemidir.İİK"nın 91. maddesi hükmü gereğince gayrimenkulün haczi ile takip konusu borç ve eşya arasında ilişki kurulur ve tasarruf yetkisi TMK"nın 1010. maddesi anlamında kısıtlanmış olur. Bu tür kişisel haklar tapu kütüğüne şerh verilmekle hak sahibine eşya üzerinde dolaylı da olsa hakimiyet kurmak hakkı sağlamaz ise de taasrruf yetkisinin dar anlamda kısıtlanması sonucunu doğurduğundan taşınmaz üzerinde sonradan bu hakla bağdaşmayan hak kazanan kişilere karşı da ileri sürülebilir hale gelir.
Haciz şerhinin usulsüz konulduğunun saptanması veya lehtarın talebi üzerine kaldırılması mümkün olduğu gibi TMK"nın 1010. maddesi uyarınca borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi ya da herhangi bir sebeple sona ermesi halinde de terkini mümkündür.
Tapu kaydındaki şerhlerin kaldırılmasına ilişkin davalarda husumetin kural olarak tapudaki şerhin lehtarına yöneltilmesi gerekir. Somut olayda davacı 12 parsel sayılı taşınmazda 2 ve 3 no"lu bağımsız bölümün tapu kaydında yer alan hacizlerin terkinini istediğine göre, lehtarların hakları etkileneceğinden, haciz alacaklılarının usulüne uygun olarak davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma kararının niteliğine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 18.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.