Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9366
Karar No: 2014/9902
Karar Tarihi: 20.05.2014

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/9366 Esas 2014/9902 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2014/9366 E.  ,  2014/9902 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Şanlıurfa 1. Aile Mahkemesi
    TARİHİ : 28/11/2013
    NUMARASI : 2010/186-2013/1077

    D.. O.. ile M.. D.. ve H.. D.. aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının kısmen kabulüne dair Şanlıurfa 1. Aile Mahkemesi"nden verilen 28.11.2013 gün ve 186/1077 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:


    K A R A R

    Davacı Derya vekili, davalılardan M. N.’in davacının boşandığı eşi olduğunu, evlilik birliği içinde edinilen ve mal kaçırma amacı ile diğer davalı kardeş İ. H.’e devredildiğini bildirdiği ada ve parsel numaraları dava dilekçesinde yazılı yedi parça taşınmaz ile plakaları yazılı iki adet aracın tasfiye kapsamında değerlendirilmesini, davacının bu mallara katılma payının hakkaniyete göre tesbiti ile bu pay oranında tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline, davacının katılım payının nakdi değerinin tesbiti ile şimdilik bu mallara esas olmak üzere fazla hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000 TL"nin bu mallar üzerinde nakden tazminine, ayrıca yine fazla hakları saklı kalmak üzere ev eşyaları için 2.500 TL, ziynetler için 2.500 TL"nin de davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı M. N. vekili, taşınmazların davalının kişisel malı olduğunu, davalı tarafından satılan taşınmazların parası davacının babasına verildikten sonra davacının kısa süre sonra kavga çıkartarak araçlardan fiat doblo aracı da alıp evden ayrıldığını, ziynetleri de birlikte götürdüğünü, ev eşyalarının ise aradan geçen 18 yıl içinde eskidiğini ve yenilendiklerini, bu sebeple davacının çeyiz olarak getirdiği eşya kalmadığını açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
    Davalı İ. H. vekili, vekil edenine ait taşınmazlarla davacının bir ilgisi olmadığı gibi hakkı da bulunmadığını, diğer davalı kardeşi M. N.’in müşterek murislerinden kalan payını tapuda bedelini de ödeyerek satın aldığını, satın almanın gerçek olduğunu açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 21.800 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı ile davalılardan M. N. 25.09.1992 tarihinde evlenmişler, 25.02.2010 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 08.03.2012 tarihinde kesinleşmesiyle, mal rejimi sona ermiştir (TMK"nun 225/2.m.). Sözleşmeyle başka mal rejimi seçilmediğinden, eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM"nin 170.m.), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise, yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK"nun 202, 4722 s.Yasa"nın 10.m.).
    Dava konusu 20 ada 50 parselin 1/2 payı ile 327 ada 14 parselin tamamı 24.10.2008, 317 ada 8 parselin 1/2 payı 22.06.2006, 91 ada 11 parselin tamamı ise 18.07.2006 tarihinde satın alma ile İbrahim H.. D.. adına tapuda kayıtlıdır. İçkara 465 parsel A. D. adına iken Ali’nin 12.05.2002 tarihinde ölümü sonrası 23.07.2002 tarihinde 3/8’er pay M.. D.. ile İbrahim H.. D.., 2/8 payı ise anneleri H. D. adına intikal etmiş, Hafıza payının da M. N.ve İ. H. adına tescili sonrası, M. N. tarafından 4/8 pay 24.09.2002 tarihinde kardeşi İ. H.’e tapuda satılmıştır. Yusufpaşa 317 ada 20 parsel ile 322 ada 39 parsel de benzer şekilde 1/2 paylı olarak M.t N. ve İ. H. adına iken M. N., payını 21.01.2010 tarihinde İ. H.’e satmıştır. Dava konusu iki adet araç ise taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 06.10.2009 ve 28.12.2004 tarihinde M.. D.. adına satın alınarak trafikte tescil edilmişlerdir. Davacının isteği, edinme tarihleri ve dosya kapsamına göre katılma alacağı niteliğindedir.
    Davacının ev eşyaları ve ziynetlerle ilgili talebi yönünden 24.05.2011 tarihli yargılama oturumunda tefrik kararı verilerek dosyadan ayrılarak aynı mahkemenin 2012/629 esasına kaydedilmişlerdir. Mahkemece yargılamaya katılma alacağına yönelik taleple ilgili devam edilerek hüküm kurulmuştur.
    Evlilik içinde 01.01.2002 tarihi sonrası eşlerden biri adına edinilen mal varlığı üzerinde diğer eşin yasadan kaynaklanan artık değerin yarısı oranında katılma alacağı isteme imkanı bulunmaktadır (TMK’nun 231, 236/1.m.). TMK"nun 222. maddesi gereğince, belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Bir eşin bütün mallarının aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilmesi gerekir. Katılma alacağı bakımından talepte bulunan eşin çalışıp çalışmaması veya herhangi bir katkıda bulunup bulunmamasının bir önemi de yoktur. Katılma alacağı yasadan kaynaklanmaktadır. Bu tür davalarda, eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak katılma alacağının hesaplanması gerekir.
    Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, toplanan deliller karşısında dava konusu dört parça taşınmazın İ. H. adına üçüncü kişilerden satın alma yolu ile tapuda kayıtlı olup davalı M. N. ile ilgisi olmadıklarından tasfiyede yer almaları mümkün olmadığına, diğer dört parça taşınmaz davalı M. N.’e murisi Ali’den miras yolu ile gelen karşılıksız kazandırma niteliğinde ve TMK’nun 220/2. maddesi gereğince kişisel mal olduklarından davacının katılma alacağı hakkı bulunmadığına, bu sebeple M. N. tarafından evlilik birliği içinde satılmış olmaları da bir önem arzetmediğine, dava konusu araçlarla ilgili davacının katılma alacağı artık değer üzerinden doğru şekilde 21.800 TL olarak belirlendiğine, her ne kadar gerekçe bölümünde bu alacağın araçlarla ilgili hesaplandığı yazılması gerekirken taşınmazlarla ilgili olarak hesaplandığının yazılması hatalı ise de gerekçede bilirkişi raporunun hükme esas alındığı belirtildiğinden bu husus maddi hata olarak kabul edilerek hükmün bu nedenle bozulmasına gerek görülmediğine, hükme esas alınan bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun, gerekçeli ve hüküm kurmaya elverişli olduğuna göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise aşağıdaki hususlar dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde bulunmamış, Mahkemece, yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Ancak, 6100 sayılı HMK"nun 26. maddesinde; "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre talep sonucundan daha azına karar verebilir." düzenlemesine yer verilmiştir.
    Dava dilekçesinde davacı tarafından fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak taşınmaz ve araçlarla ilgili 5.000 TL, eşyalarla ilgili 2.500 TL ve ziynetlerle ilgili 2.500 TL olmak üzere toplam 10.000 TL alacak isteğinde bulunmuş, eşyalar ve ziynetlerle ilgili talepler dosyadan tefrik edilmiştir. Bu durumda davacının talebi fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere taşınmazlar ve araçlarla ilgili katılma alacağına yönelik olarak 5.000 TL"dir. Dava dilekçesinde davacının faiz isteği bulunmamaktadır. Yargılama sırasında davacının herhangi bir ıslah talebi de olmamıştır. Mahkemece bu durumda davacının katılma alacağı doğru şekilde 21.800 TL olarak tesbit edilmiş ise de HMK’nun 26. maddesi doğrultusunda taleple bağlı kalınarak 5.000 TL üzerinden kabule karar verilerek davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması ve bu miktara faiz yürütülmemesi gerekirken talep aşılarak yazılı şekilde 21.800 TL"ye hükmedilmesi ve bu miktara da karar tarihinden geçerli faiz yürütülmesi doğru olmamıştır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazları kısmen yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün alacak miktarı ve faize yönelik olarak 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK’nun 440/1. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 372,50 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı ile davalıya ayrı ayrı iadelerine, 20.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi