17. Ceza Dairesi 2016/3654 E. , 2016/7740 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme, memura direnme, kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Sanıklar ... ve ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçları ile sanık ... hakkında görevli memura karşı direnme suçlarından kurulan hükümlerin yapılan temyiz incelemesinde;
Sanık ...’in görevli olan memurlara karşı direnme suçunu birden fazla kişiye karşı işlediğinin anlaşılması karşısında, TCK’nın 43/2. maddesinin uygulanmaması karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Kasten işlemiş oldukları suçlar dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanıkların, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm oldukları hapis cezalarından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafii ile sanık ... müdafiinin temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümleirn açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına” ilişkin bölümün çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş oldukları suçlar için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanıkların, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm oldukları hapis cezalarından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına” ve "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına" ibaresi eklenmesi suretiyle eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanıklar ... ve ... hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükümler ile sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükmün yapılan temyiz incelemesinde;
1-Suç tarihinde hırsızlık suçunun işlendiği binanın konut olarak tahsisli olup olmadığının tespiti ile konut dokunulmazlığını ihlal suçundan hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2-Mağdurdaki yaralanmanın kemik kırılması şeklinde olduğunun hastaneden alınan rapor içeriğinden anlaşılması karşısında, vücutta kemik kırılmasının hayat fonksiyonlarına olan etkisi konusunda Adli Tıp Kurumundan rapor aldırılmadan ve kırığın hayat fonksiyonlarına olan etkisinin bir uzmanlık bilgisini gerektirdiği de gözetilmeden karar verilmesi,
3-Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan hüküm kurulurken TCK"nın 86/1. maddesi yerine 87/1 yazılması,
4-Sanığın eylemiminin mağdurların yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle işlediğinin anlaşılması karşısında TCK’nın 86/3-c maddesinin uygulanmaması,
5-Kasten işlemiş oldukları suçlar dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanıkların, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm oldukları hapis cezalarından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafii ile sanık ... müdafiinin temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, sanıkların ceza süresi yönünden kazanılmış hakkının gözetilmesine, 23.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.