11. Hukuk Dairesi 2014/13156 E. , 2014/19683 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 16. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/04/2014
NUMARASI : 2009/407-2014/154
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 16. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15/04/2014 tarih ve 2009/407-2014/154 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının, müvekkili şirket tarafından para paket sigorta poliçesi ile sigortalanan dava dışı şirketin çalışanı olduğunu, davalının 07.12.2005 tarihinde bir takım banka ödemeleri ve para tahsilatları için görevlendirildiğini, kendisine teslim edilen paranın bir kısmını alarak ortadan kaybolduğunu, söz konusu eylemi nedeniyle davacı hakkında ceza davası açıldığını, müvekkilince bu nedenle oluşan zararın sigortalı şirkete ödendiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 7.276,90 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 30.05.2008 tarihli dilekçesi ile talebini 26.790,10 USD"nin TL karşılığının ödeme tarihinden itibaren işleyecek TCMB"nin dövize uyguladığı reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili şeklinde ıslah etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının, davacı şirket tarafından para paket poliçesi ile sigortalanan dava dışı şirkette çalıştığı, bir takım ödemeleri yapmak üzere kendisine teslim edilen para ile birlikte ortadan kaybolduğu, bu eylemi nedeniyle davalı hakkında ceza davası açıldığı, ceza mahkemesince, davalının, çalıştığı şirkete ait paraları mal edindiği gerekçesiyle güveni kötüye kullanma suçundan cezalandırılmasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği, oluşan zararı sigortalısına ödeyen davacının halefiyet yolu ile ödediği bedeli davalıdan talep etme hakkına sahip olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 26.790,10 USD"nin TL karşılığı ile 625,00 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, 6762 sayılı TTK"nın 1301. maddesine dayalı olarak açılan rucuen tazminat istemine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Sigorta sözleşmeleri, tarafların tazmin şeklini serbestçe belirleyebilecekleri sözleşmelerden olup poliçede verilen teminat ve sigortalıdan tahsil edilen prim döviz üzerinden belirlenmiş ise hasarla ilgili
tazminatın da döviz olarak belirlenmesi, aksi halde, yani poliçede verilen teminat ve sigortalıdan tahsil edilen primin TL üzerinden belirlenmesi halinde ise tazminatın da TL üzerinden belirlenmesi gerekmektedir. Somut olayda, dosyadaki poliçe örneğinden, teminatın TL üzerinden verildiği gibi sigorta primlerinin de TL üzerinden ödendiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla mahkemece, tazminatın TL üzerinden tespiti ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde döviz üzerinden hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 12.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.