MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK’nın 155/2, 62/1, 52, 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanın markasının bayiliğini yaptığı, sanık ..."ın ise katılanın yanında muhasebe elemanı olarak çalıştığı, katılan adına bankalardan para çekip yatırabildiği ve müşterilerden ödeme aldığı, sanığın zaman içerisinde almış olduğu ödemeleri şirket hesaplarına akratmadığı ve hesap kayıtlarında oynamalar yaparak toplamda 400.000 USD parayı zimmetine geçirdikten sonra işyerinden kaçtığının iddia edildiği olayda; sanığın suça konu şirkette suç tarihi ve öncesinde muhasebe işleri ve şirketin müşteriler ile olan mal gönderme ve tahsilat işlerini kapsayacak şekilde geniş bir çalışma alanının bulunduğu şirket sahibinin kendisine güvenmesinin,yukarıda açıklanan mal sevkiyatı ve bunlardan gelecek olan paraların şirket ve şirket sahibinin hesaplarına yatırılması hususunda tam yetkili olmasının da verdiği kolaylıkla kendi menfaatine olacak şekilde kendisine devredilen bu hak ve yetkileri kötüye kullanarak amacı dışında kendi lehine tasarrufta bulunduğunun sanığın savunması, katılan ve tanıkların beyanları ve bilirkişi raporu ile de sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin mahkumiyet yönünde kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin eksik inceleme ile ve hatalı hüküm kurulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 14/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.