MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada...1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 08/05/2014 tarih ve 2013/264-2014/103 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili kurum ile davalı şirket arasında imzalanan 24.10.2005 tarihli TSE markasının kullanılması Tip sözleşmesinin bugüne kadar yenilenerek devam ettiğini ancak davalı şirketçe 01.10.2012 tarihli 69.975,00 TL bedelli faturanın gönderilen tüm ihbarnamelere rağmen ödenmediğini ve itiraz edildiğini, bunun üzerine ödenmeyen fatura bedellerine istinaden kendileri tarafından...8. İcra Müdürlüğü"nün 2013/9127 E. sayılı dosyası ile davalı şirket aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin söz konusu icra takibindeki borcun tamamına itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli davalı aleyhine %20"den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kendi ürünü olan ... aküleri ile münhasır distribütörlüğünü yaptığı...aküleri için 2005 yılında TSE uygunluk belgeleri alan davalının 2006-2007 de meydana gelen standart değişiklikleri üzerine, belge standart değişikliği talebiyle 2008 de davacıya başvurduğunu, davalının TSE markasını kullanma tip sözleşmesini ihlal etmediğini, davalının TSE markasını kullanma Tip Sözleşmesi"nden doğan yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirdiğini, TSE markası kullanım ücretlerini de eksiksiz ödediğini, davalının TSE belgesi almak için başvuru yaparken imzaladığı ürün belgelendirme başvuru formu ve belgelendirme sonrasında imzaladığı sözleşmede yer alan TSE tarafından tahakkuk ettirilecek ücretlerin ödenmesinin kabul olunduğu yolundaki hükümler TSE ve keyfi ve haksız ücret tahakkuk ettirme hakkı vermeyeceğini ve davalıyı TSE tarafından keyfi ve haksız yere kesilen faturaları ödemekle yükümlü kılınamayacağını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporu kapsamında, taraflar arasındaki daha önceki belge ve ödemeler dikkate alındığında en son 15.05.2009 tarihli fatura ile davalı tarafın yükümlülüklerini yerine getirdiği, ödenmemiş herhangi bir borcunun kalmadığı, davacı tarafın tekrar davalı tarafın yükümlülüğünü doğuracak şekilde ve dayanağı olmayacak şekilde borç çıkarması ve alacak talebinde bulunmasının usulsüz olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 12/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.