15. Ceza Dairesi 2018/6460 E. , 2018/7985 K.
"İçtihat Metni"
İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/04/2014 gün ve 2012/363 E. - 2014/91 K. sayılı ilamı ile sanıklar ..., ... ve ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan 5237 sayılı TCK"nın 158/1-j-son, 62/1, 52/2, 53 maddeleri uyarınca cezalandırılmasına, resmi belgede sahtecilik suçundan TCK"nın 204/1, 62 ve CMK"nın 231/5. maddeleri gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, temyiz istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/239395 nolu katılan vekili ve sanıklar müdafiilerinin talebinin reddine ve resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik temyiz istemiyle ilgili olarak dosyanın incelenmeksizin mahalline iadesi, nitelikli dolandırıcılık suçuyla ilgili olarak ise hükümlerin düzeltilerek onanması istemli tebliğnamesiyle dairemize gönderilmiş, Dairemizin 12/06/2018 gün ve 2017/27246 Esas 2018/4541 sayılı kararıyla katılan vekili ve sanıklar müdafiilerinin temyiz talebinin reddine, sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararıyla ilgili dosyanın incelenmeksizin iadesi amacıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükmün ise düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir;
6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun"un yürürlüğe girmesi üzerine anılan kanunun 99. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"ndan sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden dairemizin mahkumiyet hükmünü düzelterek onamasına yönelik yapılan itiraz üzerine dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 20/09/2018 tarihli itiraz dilekçesinde; senetlerin sanıklar tarafından önceden doğmuş olan borca karşılık verilmiş olması, 500.000 dolarlık bir kredi için toplam senet miktarı olan 20.000 TL"nin oldukça düşük kalması nedeniyle nitelikli dolandırıcılık suçunun unsurları itibariyle oluşmayacağı ve katılan banka vekilinin 03.06.2014 tarihli dilekçe ile senetlere ilişkin borcun bankaya sanıklar tarafından ödenmesi nedeniyle müdahale ve cezalandırma taleplerinden vazgeçtiğini beyan etmesine rağmen ödemenin hangi tarihte yaptığı araştırılıp sonucuna göre sanıklar hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı yönünden de kararın bozulması gerektiği ileri sürülmüş ise de;
Sanıkların yetkilisi olduğu şirketin Finansbank Levent şubesi ile yapmış olduğu Nisan 2008 tarihli genel kredi sözleşmesi ile anılan şubenin kredi müşterisi olduğu ve bu sözleşme ile şirket adına 500.000 USD tutarlı bir limit belirlendiği, sanıkların sundukları teminatlar ölçüsünde bu krediyi kullanabilecek olmaları ve banka şube müdürü tanık Kemal Uçar"ın senet tarihlerinin kredi sözleşme tarihinden sonra olması gerektiğine dair duruşmadaki beyanı karşısında, somut olayda önceden doğmuş bir borcun ödenmesinin söz konusu olmaması; katılan banka vekili her ne kadar hüküm tarihinden sonra verdiği 03.06.2014 tarihli dilekçe ile senetlere ilişkin borcun bankaya sanıklar tarafından ödenmesi nedeniyle müdahale ve cezalandırma taleplerinden vazgeçtiğini beyan etmiş ise de, katılan banka vekilinin 6. celse ve kararın açıklandığı 04.04.2014 tarihli 7. celsedeki zararlarının giderilmediğine ve şikayetlerinin devam ettiğine dair açık beyanları karşısında, sanıklar hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanamayacak olması nedeniyle yerinde görülmeyen İTİRAZIN REDDİNE,
Dairemizin 12/06/2018 gün ve 2017/27246 Esas 2018/4541 karar sayılı sanıklar hakkındaki nitelikli dolandırıcılık suçuna yönelik verilen düzeltilerek onama kararının KALDIRILMASINA YER OLMADIĞINA, itirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurul Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 13/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.