21. Ceza Dairesi Esas No: 2015/5129 Karar No: 2016/826 Karar Tarihi: 03.02.2016
Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/5129 Esas 2016/826 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen dava sonucunda sanık özel belgede sahtecilik suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, sonrasında Elektronik Haberleşme Kanunu'nun ilgili maddelerinde yapılan değişiklikler dikkate alınarak, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki düzenlemeler de göz önünde bulundurularak, hüküm bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi ile 6518 sayılı Kanun'un 140 ve 105. maddeleri olarak belirtilmiştir. Bu kanun maddeleri, kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamayacağına, gerçeğe aykırı evrak düzenlenemeyeceğine ve kullanılamayacağına dair hükümleri içermektedir.
21. Ceza Dairesi 2015/5129 E. , 2016/826 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynu gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 140 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz veya yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. Maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 03.02.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.