12. Ceza Dairesi 2015/12134 E. , 2016/8735 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Katılanlar :1-..., 2-..., 3-...
Suç :Taksirle öldürme
Hüküm :Sanıklar hakkında TCK’nın 85/1, 62/1, 50/1-a-4, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkûmiyet.
Taksirle öldürme suçundan sanıkların mahkûmiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar müdafileri ve katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ...’ın gerekçeli karar başlığında müşteki olarak yazılmış olması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
I-Sanık ...’ın mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin kusura, katılanlar vekillerinin de kusura, sanık hakkında TCK’nın 62. maddesinin uygulanmaması gerektiğine ve eksik incelemeye ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının, 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesi uyarınca taksitlendirilmesine ve taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin ihtarına karar verildiği halde, ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin hükümde gösterilmemesi,
2-Kendisini ayrı bir vekil ile temsil ettiren katılan ... lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının (7.) bendine “ihtarına” ibaresinden önce gelmek üzere “ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin” ibarelerinin eklenmesi ve vekalet ücretine ilişkin (9.) bendinin “Karar tarihinde yürürlükte olan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 1500’er TL avukatlık parasının sanıktan eşit olarak alınarak katılanlar Fatma ve ... ile kendisini ayrı bir vekil ile temsil ettiren katılan ...’a verilmesine,” şeklinde değiştirilmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık ...’ün mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre katılanlar vekillerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık ...’e ait ve İstanbul ilinde kurulu bulunan işyerinde işçi olup, sanık adına fason plastik çatal-bıçak üretimi yapan ve diğer sanık ...’a ait olan işyerindeki üretimi denetlemek ve plastik enjeksiyon makinelerinin bakımını yapmak maksadıyla Adana iline gönderilmiş bulunan ...’ın, olay günü saat 19:00 sıralarında muhtemelen bir müddet sonra başlayacak olan üretime hazırlık yapmak maksadıyla, aynı bina içindeki misafirhanesinde kaldığı, o an kimsenin bulunmadığı iş yerindeki plastik enjeksiyon makinesini çalıştırdığı ve kalıbı düzeltmek amacıyla makine üzerine çıktığı bir sırada elektrik akımına kapılarak öldüğü, olayın söz konusu plastik enjeksiyon makinesinde kaçak akım koruma rölesi bulunmaması ve makine topraklama kablosunun ince olması nedeniyle topraklama değerinin yüksek olması, yanı sıra da İşçi Sağlığı ve Güvenliği Tüzüğü’nün 345. maddesine aykırı olarak gerilim altındaki elektrik devre ve makinesine elektrik akımı kesilmeden müdahale edilmesi sebebiyle gerçekleştiğinin anlaşılmasına göre; maaş ve diğer haklarını ödediği ölen işçisini üretimi denetlemek ve makine bakımını yapmak amacıyla fason üretim yapan iş yerine geçici süreliğine göndermiş bulunan sanık ...’ün, oluş itibariyle denetim ve gözetim yükümlülüğünün bulunmadığı, yanı sıra da; ağır ve tehlikeli işte çalışan işçinin sağlık raporunu almamak ve gerekli işçi sağlığı ve güvenliği eğitimini vermemek şeklindeki ihmali eylemi ile ölüm arasında illiyet bağının bulunmadığı, ölenin sanık ...’a ait işyerinde çalışmaya başlamasından itibaren illiyet bağının kesildiği gözetilmeyerek, beraatı yerine yetersiz bilirkişi raporuna itibar edilerek yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1-Sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının, 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesi uyarınca taksitlendirilmesine ve taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin ihtarına karar verildiği halde, ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin hükümde gösterilmemesi,
2-Kendisini ayrı bir vekil ile temsil ettiren katılan ... lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince tebliğnamedeki isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 24/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.