18. Ceza Dairesi 2017/4356 E. , 2017/12474 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Fuhuş
SUÇ TARİHLERİ : 07/11/2016, 21/06/2007
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü:
A- Temyiz dilekçesinin süresi içinde verilmediği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ..."nun tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
B- Sanıklar ..., ..., ... hakkındaki hükümlerin temyizine gelince,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, gerekçe içeriğine göre ve sanık ..."un yokluğunda verilen hükmün duruşmada bildirdiği ancak daha önce geçerli tebligat yapılmayan adresine 7201 sayılı Kanun"un 35. maddesi uyarınca yapılan tebliğ işlemi usulsüz olup, öğrenme üzerine olan temyiz süresinde bulunduğundan, Yerel Mahkemenin temyiz isteğinin reddine ilişkin 14/10/2014 tarihli ek kararı kaldırılarak yapılan incelemede;
1-Sanık ... Karataş"a yükletilen 08/09/2009 tarihli iddianame ile mağdurlar ... ve Valeryia Chuduk"a yönelik eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK"nın 53/1-(b) maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesinin infaz evresinde resen gözetilebileceği,
Anlaşıldığından, sanık ... Karataş"ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2- Sanıklar ..., hakkında mağdurlar O, ..."e, sanık ... hakkında mağdurlar ..., ...,.... yönelik eylemleri nedeniyle haklarında kurulan hükümlerin temyizine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Sanıklar ..., ..., ... hakkında 28/02/2007 tarihli iddiname ile açılan davada, mağdurlar O..., ..., S..,....in sanıkların kendilerine fuhuş yaptırdıklarına dair bir beyanlarının olmaması, yine sanıkların mağdurlara fuhuş yaptırdığına dair herhangi bir tanık ve başka delil bulunmadığının tüm dosya kapsamından anlaşılması karşısında, sanıkların mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delillerin nelerden ibaret olduğu CMK’nın 230/1-b maddesi uyarınca açıklanmadan yetersiz gerekçeyle mahkûmiyetlerine karar verilmesi
b- Kabule göre de,
aa- Sanıklar hakkında bir kez 227/2. maddesi gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı halde ek savunma hakkı tanınmadan aynı Kanun maddesi gereğince iki ve üç kez hüküm kurularak, CMK"nın 226. maddesine aykırı davranılması,
bb- Kabule göre de, TCK"nın 53/1-(b) maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ..., ..., sanık ... ve müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce kısmen yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/11/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.