Esas No: 2021/16291
Karar No: 2022/8698
Karar Tarihi: 17.05.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/16291 Esas 2022/8698 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/16291 E. , 2022/8698 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
A) "Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık" suçundan sanık ... hakkında verilen beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyizinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilen ve değerlendirilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan kanaat ve takdirine, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak dosya içeriğine uygun şekilde açıklanan gerekçeye göre; yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı Mahkemece kabul ve takdir kılınmış olmakla, katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA,
B) "Resmi belgede sahtecilik" suçundan sanıklar ... ve ... hakkında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... müdafisi ile sanık ...'un ve sanık ... hakkında verilen beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyizlerinin incelenmesinde;
Sanıklara yüklenen "resmi belgede sahtecilik" suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, 19.12.2006, 16.01.2007 ve 16.02.2007 olan suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla katılan vekili ile sanık ... müdafisi ve sanık ...'un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımları nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8 maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
C) "Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık" suçundan sanıklar ... ve ... hakkında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... müdafisi ile sanık ...'un temyizlerinin incelenmesinde;
Sanıklar ... ve ...'ın, fiilen ortak gibi çalıştıkları sanık ... ile anlaşarak, ...'ın çek hesabından keşide edilen suça konu üç adet çeki katılan şirket yetkililerine verdikleri, ancak borçtan kurtulmak maksadıyla, sanık ...'ın, diğer sanıkların bilgisi dahilinde çekleri kendi adına bir başkasına taklit imza ile keşide ettirdiği ve akabinde muhatap bankaya çeklerle ilgili ödemeden men talimatı verdiği, bu şekilde sanıkların fikir, eylem ve irade birliği içerisinde birlikte hareket ederek üzerlerine atılı suçu işledikleri iddia olunan olayda; katılan şirket yetkilisi ...'ın soruşturma evresinde, sanıkların yetkilisi olduğu şirkete 2006 yılının Ekim ve Kasım aylarında mısır verdiğini, mısırları verdikten sonra 15-20 gün içerisinde nakit ödeme ile arpa vereceklerini söylediklerini, ancak 2006 yılının Aralık ayında sanıklardan ...'ın Milas'taki iş yerine gelerek suça konu çekleri verdiğini belirtmesi karşısında; ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.03.1998 gün ve 6/8-69 sayılı kararında da açıklandığı üzere, borç daha önce oluştuğundan suça konu çekler ile arasında nedensellik bağı bulunmayacağı, bu nedenle hile unsuru olarak kabul edilemeyeceğinden, suça konu çeklerin önceden doğan borca karşılık verildiği, dolayısıyla "dolandırıcılık" suçunun unsurları itibariyle oluşmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde sanıklar hakkında mahkumiyet hükümleri kurulması,
Yasaya aykırı, sanık ... müdafisi ile sanık ...'un temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 17.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.