Esas No: 2018/5413
Karar No: 2020/5713
Karar Tarihi: 08.12.2020
Danıştay 5. Daire 2018/5413 Esas 2020/5713 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/5413
Karar No : 2020/5713
KARARIN DÜZELTİLMESİNİ İSTEYEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
İSTEMİN KONUSU :... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının onanmasına dair Danıştay Beşinci Dairesinin 03/05/2018 tarih ve E:2016/20758, K:2018/13802 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 4. sınıf emniyet müdürü olan davacının, ... İl Emniyet Müdürlüğü'nde eğitim şube müdür vekili olarak görev yaptığı dönemde, "görevin takdir ve yerine getirilmesinde hoşgörü veya savsaklama" suçunu işlediğinden bahisle, Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 13. maddesi uyarınca 12 ay uzun kısa süreli durdurma cezası ile cezalandırılması gerekmekte ise de, geçmiş hizmetleri olumlu olduğundan anılan Tüzük'ün 15. maddesi uyarınca bir alt ceza uygulanarak 4 ay kısa süreli durdurma cezası ile cezalandırılmasına, ancak öğrenim durumu itibarıyla yükselebileceği kadronun son kademesinde bulunduğundan 657 sayılı Kanun'un 125. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca bu cezanın brüt aylığının 1/4 oranında kesilmesi şeklinde uygulanmasına ilişkin İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun ... tarih ve ... sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararında; davacının işlemiş olduğu fiilin "görevin takdir ve yerine getirilmesinde hoşgörü ve savsaklama" kapsamında değerlendirildiği ve Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 13. maddesi gereğince 4 ay kısa süreli durdurma cezası verildiği, davacının yükselebileceği kadronun son kademesinde olması nedeniyle bu cezanın "brüt aylığının 1/4 oranında kesilmesine" çevrildiği görülmüş ise de, davacının fiili karşılığında Tüzük'ün 13. maddesi uyarınca kınama cezası verilmesi gerekirken, anılan maddede zikredilmeyen 4 ay kısa süreli durdurma cezası verildiğinden, dava konusu cezanın davacının eyleminin karşılığı olan ceza olmadığı, ayrıca davacının Eğitim Şube Müdür Vekili olduğu, ... Valiliği İl Emniyet Müdürlüğü'nün 18/11/2014 tarihli yazısında da görüldüğü üzere Lojistik Şube Müdürlüğünün Emniyet Müdürlüğüne ait bina tesis ve sair yerlerde yapılan tadilat ve tamirat işlerinden sorumlu olduğu, olayın meydana geldiği yer olan kapalı atış poligonunun Emniyet Müdürlüğü binasının müştemilatında bulunduğu, ayrıca söz konusu poligonla ilgili eksikliklerin 2010 yılından itibaren devam ettiği ve bu konuda iki polis müfettişi ve il emniyet müdürlüğünce hazırlanan raporlar olduğu halde gereğinin Lojistik Şube Müdürlüğü tarafından yerine getirilmediği dikkate alındığında, Eğitim Şube Müdür Vekili olan davacının "teşkilatın yıllık kadro tabanca atışlarının planlanması ve atışların yapılmasının sağlanması" dışında sorumluğunun bulunmadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davalının temyiz başvurusu üzerine Danıştay Beşinci Dairesinin 03/05/2018 tarih ve E:2016/20758, K:2018/13802 sayılı kararıyla, temyize konu karar hukuk ve usule uygun bulunmuş ve kararın onanmasına karar verilmiştir.
KARAR DÜZELTME TALEP EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; dava konusu disiplin cezasının usule ve hukuka uygun olarak tesis edildiği ileri sürülerek Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından; savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NIN DÜŞÜNCESİ : Karar düzeltme isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının gerekçesi düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun'un geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Beşinci Dairesinin 03/05/2018 tarih ve E:2016/20758, K:2018/13802 sayılı kararı kaldırılarak uyuşmazlık yeniden incelendi:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Diğer yandan, Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 13. maddesinde; bu Tüzükte disiplin suçu olarak saptanan eylem, işlem, tutum, ve davranışlar dışında herhangi bir biçimde görevin takdir ve yerine getirilmesinde hoşgörü veya savsaklaması görülen memura kınama cezası verileceği, ancak bu hoşgörü veya savsaklama Devleti veya kişileri zarara uğratmış veya hizmetin gecikmesine, durmasına ya da aksamasına neden olmuşsa, durumun ağırlığına ve zararın derecesine göre, daha ağır bir ceza verilebileceği kurala bağlanmıştır.
İdare mahkemesince, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu sonucuna varılırken iki ayrı gerekçeye dayanıldığı görülmektedir. İdare Mahkemesince dayanılan ilk gerekçede, davacının iddia edilen fiilinin karşılığı Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 13. maddesi uyarınca kınama cezası olduğu, davacının anılan Tüzük'ün 13. maddesinde zikredilmeyen 4 ay kısa süreli durdurma cezası ile cezalandırıldığı, dolayısıyla verilen cezanın davacının eyleminin karşılığı olarak öngörülen ceza olmadığı belirtilmiş ise de, anılan Tüzük'ün 13. maddesi uyarınca cezalandırılması öngörülen "görevin yerine getirilmesinde hoşgörü veya savsaklama" fiilinin Devleti veya kişileri zarara uğratması veya hizmetin gecikmesine, durmasına ya da aksamasına neden olması halinde idarece daha ağır bir ceza verilebileceği hususunun madde metninde açıkça düzenlendiği görüldüğünden, İdare Mahkemesi kararının anılan gerekçesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Bu durumda, İdare Mahkemesi kararının yukarıda yer verilen ilk gerekçesinde hukuka uygunluk bulunmamakta ise de, diğer gerekçesinin hukuka uygun olması karşılığında, dava konusu işlemin iptaline yönelik İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuki isabetsizlik görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararının, gerekçesi düzeltilmek suretiyle ONANMASINA, 08/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.