Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/25729 Esas 2016/2229 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/25729
Karar No: 2016/2229
Karar Tarihi: 18.02.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/25729 Esas 2016/2229 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2014/25729 E.  ,  2016/2229 K.
"İçtihat Metni"



Mahkemesi : İş Mahkemesi
Tarihi : 20.02.2013



Dava, yersiz yapılan sosyal güvenlik destek primi kesintilerinin yasal faiziyle birlikte istirdadı istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın 1.203,26 TL"lik kısmı yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
21.07.2004 gün ve 25529 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, öngördüğü istisnalar dışındaki hükümleri yayım tarihinde yürürlüğe giren, 14.07.2004 tarih ve 5219 sayılı “Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ve ayrıca 5236 sayılı Kanun; katsayı artışı da uygulanmak suretiyle bu kanunların yürürlük tarihinden sonra yerel mahkemelerce verilen hükümler yönünden 2013 Yılı için 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427. maddesindeki (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesinde yer alan 1086 sayılı Kanunun temyizi ilişkin hükümlerinin uygulanmasının gerektiğine ilişkin düzenleme gereğince) temyiz (kesinlik) sınırını 1.820 TL. olarak değiştirmiştir.
Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde alacağın tamamının gözetilmesi; tamamı dava edilen bir alacağın kısmen kabulünde ise, temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde, kabul ve reddedilen miktarların esas alınması, HUMK"nun 427. maddesi hükmü gereğidir.
Somut olayda, davaya konu alacağın tamamı 2.324,04 TL olup, yerel mahkemece hükmedilen miktar ile bakiye alacak miktarı yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırının altında bulunduğundan, anılan karara karşı davacı ve davalı tarafın temyiz yoluna başvurması, miktar itibariyle mümkün değildir.
Hal böyle olunca, taraflar vekillerinin temyiz dilekçelerinin miktar itibariyle kesinliği nedeniyle ayrı ayrı redleri gerekir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle taraflar vekillerinin temyiz dilekçelerinin ayrı ayrı REDDİNE, 18.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.



Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.