19. Ceza Dairesi Esas No: 2017/4214 Karar No: 2017/9368 Karar Tarihi: 08.11.2017
5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/4214 Esas 2017/9368 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve Ceza Dairesi tarafından incelenen bir kararın temyiz isteği reddedilmiştir. Mahkumiyet kararının infazı kabil kesinleşmiş mahkumiyet kararı niteliğinde olmadığı göz önünde bulundurularak, müsadere hususunda karar mahkemede verilecektir. Sanığın suçunun kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, suçun doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tiplerine uyduğu belirtilmiştir. Ancak, kanuni sonucu olarak sanık hakkında hak yoksunluklarına hükmedilmiş olsa da, Anayasa Mahkemesi tarafından bazı hükümleri iptal edilen bir kanun maddesi nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Bu nedenle, hüküm BOZULMUŞ ve TCK’nın 53. maddesi uyarınca hükümden hak yoksunluklarına ilişkin bölümler çıkartılarak, yerine Anayasa Mahkemesinin kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ibaresi yazılmıştır. Detaylı olarak, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 'Karapara Aklama' başlıklı 61. maddesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 322. madd
19. Ceza Dairesi 2017/4214 E. , 2017/9368 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararlarının infazı kabil kesinleşmiş mahkumiyet kararı niteliğinde olmadığı gözetildiğinde, müsadere hususunda mahallinde her zaman karar verilmesi olanaklı görülmüştür. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tiplerine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, hükümden TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin çıkartılıp, yerine ""24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına," ibaresi yazılmak suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye kısmen uygun olarak, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08/11/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.