19. Ceza Dairesi 2017/4606 E. , 2017/9360 K.
"İçtihat Metni"
6831 sayılı Kanuna aykırılık suçundan hükümlü ... hakkında yapılan yargılama sonunda mahkumiyetine dair, Karabük(Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 10/09/2013 tarih, 2012/263 Esas, 2013/406 Karar sayılı hükmün sanık tarafından temyizi üzerine,
Dairemizin 07.06.2017 gün ve 2015/10265 Esas, 2017/5353 Karar sayılı kararıyla;
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Gerekçeli karar sanık müdafiine usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediğinden, temyiz isteminin reddine ilişkin ek karar kaldırılarak yapılan incelemede,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden reddine, Ancak;
Engel adli sicil kaydı bulunmayan ve suç tarihinde 65 yaşını doldurmuş olan sanık hakkında tayin edilen 5 ay hapis cezasının süresi itibariyle 5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca seçenek yaptırımlara çevrilmesi zorunluluğunun gözetilmemesi,
Kabule göre de;
1)Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
2)Dava konusu yerde bulunan ve sabit tesis niteliğinde olan ev, ahır ve meyve ağaçlarının müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA karar verilmiştir.
MADDİ HATA DÜZELTİLMESİ NEDENLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04/10/2017 gün ve KD - 2017/52220 sayılı yazısı ile;
Karabük kapatılan 1. Sulh Ceza Mahkemesince 10/09/2013 tarihli,2012/263 Esas, 2013/406 karar sayılı dosyada hükümlüye 10 Ay Hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanık tarafından yapılan temyizin reddine dair kararın temyizi üzerine 19. Ceza Dairesi tarafından yapılan incelemede 2015/10265 Esas, 2017/5353 karar ve 07/06/2017 tarihli kararı ile bozulmasına dair kararda maddi hata ile 10 Ay yerine 5 Ay yazılmak suretiyle maddi hata yapıldığı, yapılan maddi hatanın düzeltilmesine yönelik mahkemesince talepte bulunulduğu anlaşılmakla, yerinde görülen talebin kabulü ile maddi hatanın düzeltilmesi isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR:
1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04/10/2017 gün ve KD - 2017/52220 sayılı maddi hatanın düzeltilmesi istemi yerinde görülmüş olduğundan 6352 sayılı Kanun ile değişik CMK"nın 308/3. maddesi gözetilerek istemin kabulüne,
2-Dairemizin 07.06.2017 gün ve 2015/10265 Esas, 2017/5353 karar sayılı bozma kararı kaldırılarak yeniden yapılan incelemede;
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Gerekçeli karar sanık müdafiine usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediğinden, temyiz isteminin reddine ilişkin ek karar kaldırılarak yapılan incelemede,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden reddine, Ancak;
Engel adli sicil kaydı bulunmayan ve suç tarihinde 65 yaşını doldurmuş olan sanık hakkında tayin edilen 10 ay hapis cezasının süresi itibariyle 5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca seçenek yaptırımlara çevrilmesi zorunluluğunun gözetilmemesi,
Kabule göre de;
1)Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
2)Dava konusu yerde bulunan ve sabit tesis niteliğinde olan ev, ahır ve meyve ağaçlarının müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 08/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.