23. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/1075 Karar No: 2012/2615 Karar Tarihi: 04.04.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/1075 Esas 2012/2615 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2012/1075 E. , 2012/2615 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki ihraç kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif yönetimince haksız olarak üyelikten ihraç edildiğini ileri sürerek, ihraç kararının iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın süresinde açılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve uyulan bozma kararı gereğince, davacıya aidat borçlarını ödemesi için iki kez ihtar çekildiği ve yasada öngördüğü üzere süre verildiği halde, borcunu ödemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekilince temyizi üzerine Yargıtay 11. H.D."nin 09.06.2003 tarih ve 2003/84 esas 2003/6093 karar sayılı ilamı ile; ihraca esas ihtarnamelerin yasa ve anasözleşme hükümlerine uygun olup olmadığı belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra yapılan yargılama sonunda, davacının, yasa ve anasözleşmeye uygun şekilde iki kez gönderilen ihtarlara rağmen borcunu ödemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava, ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Davacıya çıkarılan birinci ve ikinci ihtarnameler 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu ve anasözleşme hükümlerine uygun olarak düzenlenmiş ise de, noter aracılığı ile tebliğ edilen ihtarnamelerin davacının daimi işçisi .... ve ... imzasına teslim edildiği belirtilmiştir. Ancak, dosyadaki belgelerden; bu davadaki tebligatların ve ihraç kararının, yine dosya içinde mevcut 12.03.1990 tarihli ve 13210 yevmiye no"lu başka bir ihtarnamenin aynı adreste bizzat davacıya tebliğ edildiği, bu işyerinin 1994 yılında davacı tarafça 3. kişiye kiraya verildiğine ilişkin sözleşmenin bulunduğu, S.S.K"dan gelen yazıda tebliğ alan kişilerin davacının işçisi olmadığının belirtildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, tebliğlerin yapıldığı işyerinin birinci ve ikinci ihtarların yapıldığı sırada davacı tarafından kullanılıp kullanılmadığı hususlarının Belediye, Maliye ve Vergi Dairesinden ayrı ayrı sorularak yapılan tebliğlerin Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olup olmadığının tartışılıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 04.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.