Esas No: 2021/4760
Karar No: 2022/8880
Karar Tarihi: 17.05.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/4760 Esas 2022/8880 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği bir kararda, sanık hakkında sahte fatura kullanma suçundan mahkumiyet kararı verildiği ancak aynı suçtan açılan kamu davasında hüküm kurulmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle, mahkemece ayrıca hüküm kurulması gerektiği görülmüştür. Ancak, mahkeme kararı gerekçeli olarak açıklanmadığından ve ilgili delillerin tartışılmadığından dolayı, kararın Yargıtay denetimine uygun olmadığına hükmedilmiştir. Kararda ayrıca, 213 sayılı Kanun'da yapılan değişiklikler ve 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi göz önünde bulundurularak sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3, CMK'nin 34 ve 230, 7394 sayılı Kanun'un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesi, 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi verilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanık hakkında düzenlenen 25.12.2013 tarihli iddianame ile mütalaa ve ekindeki vergi suçu raporuna uygun olarak 2011 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan da kamu davası açıldığı, ancak hüküm kurulmadığı anlaşılmakla; Mahkemece söz konusu suça ilişkin ayrıca hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
1) Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3, CMK'nin 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine imkan sağlayacak biçimde açık ve gerekçeli olması, gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, bu delillere göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın fiilinin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerekirken; açıklanan ilkelere uyulmadan gerekçeden yoksun hüküm kurulması, yasaya aykırı,
2) Kabule göre de; hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi de gözetilerek sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi gereğince diğer yönleri incelenmeyen hükmün BOZULMASINA, 17.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.