17. Hukuk Dairesi 2016/17623 E. , 2017/8867 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin kullandığı araç ile davalının kullandığı aracın çarpışması sonucu müvekkilinin aracında maddi hasar meydana geldiğini, kaza sonrası ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinde kusur tespiti, ... 7. Sulh Hukuk Mahkemesinde hasar tespiti yaptırdığını iddia ederek fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile hasar, değer kaybı ve araç kiralama bedeli olmak üzere toplam 5.172,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmişir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının davasının kısmen kabulü ile 4.438,00 TL tazminatın dava tarihi olan 30/04/2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Makemece yapılan araştırma, inceleme hüküm vermeye yeterli değildir.
15.01.2014 tarihli resmi görevliler tarafından tutulan kaza tespit tutanağında,” sürücü ..."un takip mesafesini korumaması nedeniyle kusurlu olduğu" belirtilmiştir. Davacının talebi üzerien ... ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2014/17 D.iş tespit dosyasında yapılan tespit sonucu Makina Mühendisi ... tarafından hazırlanan raporda davalıya %70 oranında, davacıya ise %30 oranında kusur izafe edilmiştir. Mahkemece; hükme esas alınan aynı bilirkişi tarafından hazırlanan 09.02.2016 tarihli raporda da davacının %30, davalı sürücünün ise %70 kusurlu olduğu belirtilerek 4.438,00 TL maddi tazminat hesabı yapılmıştır. Yerleşik ... içtihatlarına göre, kaza tespit tutanağı aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir. ... ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2014/17 D.iş numaralı tespit doyasındaki kusur raporu ise davacı tarafın başvurusu üzerine yapılan inceleme ile hazırlanmış olup tek taraflıdır. Öte yandan;mahkemece hükme esas alınan raporda tespit dosyasındaki kusura ilişkin belirlemeyi yapan aynı makina mühendisinden alınmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu ile kaza tespit tutanağındaki kusur oranlarına ilişkin açık çelişki giderilmeden karar verilmesi doğru olmayıp rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Bu durumda, mahkemece alanında uzman yeni bir bilirkişi heyetinden kaza tespit tutanağı ve tüm dosya kapsamına göre tarafların olaydaki kusur oranlarını hiçbir duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirleyen, kusur yönünden meydana gelen çelişkileri gideren, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybının tespiti, Dairemizce değer kaybının belirlenmesi hususunda esas alınan, aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2.el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2.el piyasa değeri arasındaki fark kriterine uyulmaksızın genel bir değerlendirme yapılarak sağlanmıştır. Araçta meydana gelen değer kaybının; aracın serbest piyasa koşullarına göre kaza tarihi itibariyle hasarsız haldeki
ikinci el rayiç değeri ile aracın yaşı, özellikleri, hasar miktarı ve hasarlı kısımların özelliği dikkate alınarak kazadan sonraki onarılmış halinin rayiç değeri tespit edilip bu iki miktar arasındaki azalmaya (farka) göre hesaplanması gerekir.Değer kaybının oranlama yapılmak sureti ile tespit olunduğu bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,(2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 10/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.