Esas No: 2020/949
Karar No: 2020/1219
Karar Tarihi: 19.11.2020
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/949 Esas 2020/1219 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/949
KARAR NO: 2020/1219
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/12/2019
NUMARASI: 2019/514E. 2019/202K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine ilişkin verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili davasında özetle; davalının, müvekkili bankanın müşterisi olduğunu, taraflar arasında 07.08.2018 tarihli "Genel Kredi Sözleşmesi" imzalandığını, akabinde davalıya kredili mevduat hesabı tanımlandığını, ilgili hesaptan kullandırılan kredileri davalı tarafın ödemekten imtina ettiğini, davalıya 11.02.2019 tarihinde ihtarname tebliğ edildiği ancak davalı borcunu ödemediği için temerrüte düştüğünü, kredi borcunu ödemeyen davalı aleyhine, İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... E. sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalının takip konusu alacağa itiraz ederek takibin durduğunu, yapılan itirazın kötüniyetli ve haksız olduğunu, bu nedenle davalı tarafın yaptığı itirazların tümünün iptaline ve takibin aynen devamına, davalının % 20 icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...Dava dilekçesinin incelenmesi neticesinde; davanın 7155 sayılı Kanunun 26. Maddesinde belirtilen yürürlük tarihi olan 01.01.2019 tarihinden sonra açıldığı, davanın itirazın iptali davası olduğu, itirazın iptali davasının genel hükümlere göre görülen bir alacak davası niteliğinde olduğu ve davacının talebinin belli bir paranın ödenmesi edası içerdiğinden zorunlu arabuluculuk durumunun söz konusu olduğu, davacı tarafın arabuluculuk anlaşmazlık tutanağının aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini süresi içinde mahkememize sunmadığı, böylece 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun m.18/A-f.2 hükmünün amir hükmü gereğince davanın dava şartı yokluğu ..." gerekçesiyle, 7155 sayılı Kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A maddesi ve 7155 sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A-2.maddesi uyarınca arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında, davanın TTK'nın 5/A, 6325 sayılı Kanun'un 18/A-2., HMK'nın 114/2 ve 115/2.maddeleri uyarınca, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; İtirazın iptali davası açılmadan önce 31.07.2019 tarihinde arabuluculuk için yapılan başvuru üzerine ... başvuru, ... arabuluculuk numaralı dosyanın oluşturulduğunu, işbu dosya kapsamında yapılan müzakereler neticesinde anlaşma sağlanamadığından anlaşamamaya dair son oturum tutanağının düzenlenmiş olduğunu, dava açılış tarihi 24.09.2019 olup dava açılmadan önce dava şartının yerine getirilmiş olduğunu, ''anlaşamamaya ilişkin tutak'' şeklindeki belgenin 24.09.2019 tarihli dava dilekçesi ekinde diğer ekler ile birlikte Ek-4 olarak belirtilmek suretiyle UYAP üzerinden sunulmuş olduğunu, taraflarınca dava açılışı esnasında arabuluculuk tutanağının sunulmuş olması, dava açılış tarihinde dava şartının yerine getirilmiş olması yine UYAP üzerinden dava açılışı esnasında arabuluculuk dosyasının taraflar ile ilişkilendirilmesi hususları göz önünde bulundurulduğunda davanın usulden reddedilmesinin hatalı olduğunu, belirterek, ilk derece mahkemesinin usule ve hukuka aykırı kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı borç nedeniyle hesabın kat edilmesine rağmen borcun ödenmemesi sebebiyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK'nın 67. Maddesi uyarınca iptali davasıdır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın usulden reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dosyanın incelenmesinden, dava dilekçesi ekinde arabuluculuk tutanağının mevcut olup taraf imzaları ve arabulucu imzasının bulunduğu, UYAP sisteminden sunulan tüm dilekçe ve belgeler gibi olduğu, buna rağmen 30.09.2019 tarihli tensip zaptının 13. nolu ara kararında tutanak aslının onaylı örneğinin ibrazına ilişkin bir haftalık kesin süre verildiği ve buna dayanılarak davanın dava şartı yokluğundan reddedildiği anlaşılmaktadır. Oysa, UYAP üzerinden davanın açıldığı, dilekçenin e-imza ve ekli belgelerin taranmak suretiyle ibraz edildiği, arabulucuk nihai tutanağının da bu şekilde dava dilekçesine eklendiği anlaşılmaktadır. Arabuluculuk başvurusu sonucunda imzalanan nihai anlaşmazlık tutanağının UYAP sisteminden mahkemece görülmesi mümkündür. Kanun belge aslının ibrazını emretmiş olmakla birlikte, UYAP sisteminde mahkemenin her zaman inceleyebileceği bir belgenin de asıl belge niteliğinde olduğu tartışmasızdır. Buna rağmen mahkemenin şekilci bir yorumla ıslak imzalı asıl tutanağın ibrazının istenmesi, yargılama hukukuna hakim ilkelerle uyumlu değildir. Sonuç olarak, davacının dava açmadan önce zorunlu arabuluculuğa başvurma koşulunu yerine getirdiği, bu nedenle ilk derece mahkemesinin dava şartlarına aykırı karar verildiği anlaşılmakla, HMK'nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK'nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin karar harcının, talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine, 4-Davacı tarafından istinaf kanun yolu aşamasında yapılan yargılama giderlerinin, ilk derece mahkemesi tarafından, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 5-Gerekçeli kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine dair; HMK'nın 353/1.a.4 maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 19.11.2020
KANUN YOLU: HMK'nın 353/1.a. maddesi uyarınca karar kesindir.