23. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1159 Karar No: 2020/2674
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/1159 Esas 2020/2674 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2017/1159 E. , 2020/2674 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya itiraz şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan şikayetin reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikâyet eden vekili, borçlunun iflas tasfiyesi sırasında düzenlenen sıra cetvelinin hatalı olduğunu, alacaklıların üçüncü sıraya kaydının yapılması gerekirken dördüncü sıraya kaydedildiğini ileri sürerek şikâyetinin kabulüne ve sıra cetvelinin yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, yasada açıkça alacaklının alacağının kamu alacağı sayılabilmesi ve İİK"nın 206.maddesi gereğince de 3. sıraya kaydının yapılabilmesi için öncelikle diğer bankaların ve üçüncü kişilerin muvaazadan ari hakları aleyhine olmaması gerektiği, şayet alacaklının talebi kabul edilip 4.sıradan 3.sıraya kaydı yapılması halinde öncelikle muvazaadan ari olan ve alacak kayıt talepleri kabul edilen 3.sıradaki kamu alacakları ile 4.sıradaki diğer tüm alacaklıların hakları aleyhine bir işlem olacağı, bunun kanunun özüne açıkça aykırılık teşkil edeceğini savunarak, şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince 5411 sayılı Bankacılık Yasası"nın geçici 13. maddesinde ve 4389 sayılı Yasanın ek 5. maddesinde kamu bankalarına tanınan imtiyazın "diğer bankaların ve üçüncü kişilerin muvazaadan ari hakları aleyhine olmamak üzere" koşuluna bağlandığı, şikayetçi tarafın iddia ettiği şekilde bir düzenleme yapılması durumunda üçüncü ve dördüncü sıralarda yer alan bankaların ve diğer alacaklıların muvazaadan ari hakları aleyhine işlem yapılmış olacağı göz önüne alındığında şikayet eden iddiasında haksız bulunduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı şikayetçi vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi tarafından, mahkemece verilen karar usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı süresinde şikayetçi vekilince temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi kararına ilişkin şikayetçi vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 492 Sayılı Harçlar Kanunu"nun 13/j maddesi gereğince temyiz eden şikayet olunandan harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 09.09.2020 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.