8. Hukuk Dairesi 2019/1836 E. , 2019/3522 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Ecrimisil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ile duruşma talepli olarak davalılar vekili tarafından temyiz edilmiş ancak duruşma istemi yeterli avans olmadığından reddilmiş olmakla Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili, 3476 parsel sayılı taşınmazın 2001 yılında Hazine tarafından vekil edeni kooperatife ihale yoluyla satıldığını, taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde 14/04/1970 tarihli "İmar İhyası İsmail Dolu" ya aitttir." şeklinde beyan şerhinin mevcut olduğunu, davalıların taşınmazda bulunan delice zeytinleri aşılamak suretiyle taşınmazı ihya ettiklerini ve dava konusu taşınmazda bu şekilde işgalci olduklarını, Didim Asliye Hukuk Mahkemesi nin 2002/265 Esas, 2004/36 Karar sayılı dosyasında aynı davalılara karşı açılan müdahalenin meni ve ecrimisil istemli davalarının kabul edildiğini ve kararın kesinleştiğini, davalıların dava konusu taşınmazdaki müdahalelerine devam ettiklerini belirterek, dava konusu taşınmazdaki şerhin iptaline, taşınmazda bulunan ve davalılar tarafından imar ihya edilen zeytin ağaçlarının masrafının davalılara ait olmak üzere taşınmazdan sökülerek taşınmazın davacıya teslimine, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde ağaçlara ilişkin bedelin davalılara ödenmesi suretiyle, ağaçlarının mülkiyetinin vekil edenine bırakılmasına yine davalıların son beş yıllık kullanımlarının karşılığında 3.000,00 TL ecrimisil bedeline dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile taraflarına ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmazdaki şerhin iptali istemi ile ecrimisil ve müdahalenin meni istemi hakkındaki davalar tefrik edilerek görülmüş, eldeki el atmanın önlenmesi ve ecri misil isteklerine ilişkin yürütülen davada, davanın kabulü ile 3476 parsel sayılı taşınmaz üzerinde yer alan ve keşif sonrası alınan bilirkişi raporuyla tespit edip hesaplanan 220 adet zeytin ağacının bedeli olarak toplam 55.000,00 TL"nin davacı kooperatif tarafından davalılara ödenmesi kaydıyla taşınmaz üzerindeki 220 adet zeytin ağacının mülkiyetinin davacı kooperatife verilmesine, davalıların taşınmaz üzerindeki zeytin ağaçlarını tapu kaydında yer alan imar ihya şerhi kapsamında ihya etmiş olduğu, davalılar tarafından sebepsiz ve haksız bir kullanımın söz konusu olmadığından davacı tarafın ecrimisil talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
1. Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Tüm dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu 3476 parsel sayılı taşınmazın tarla niteliği ile 03/12/2001 tarihinde trampa ile davacı adına tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazın muhdesat bilgileri kısmında, imar ihyasının İsmail Dolu"ya ait olduğu hususunda 14/04/1970 tarihli şerh olduğu, İsmail Dolu"nun davalıların mirasbırakanı olduğu, mahkemece yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporu uyarınca, dava konusu taşınmazda, hali hazırda bakımları yapılmış 50-70 yaşlarında, 220 adet deliceden aşılanmış zeytin ağacı olduğunun tespit edildiği, dava konusu şerhin iptaline ilişkin devam eden davada, imar ihya şerhinin kaldırılmasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği, davacı tarafından dosyamız davalılarından bir kısım davalılar aleyhine, Didim Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/265 Esas sayılı dosyası ile aynı taşınmaza ilişkin olarak el atmanın önlenmesi ve ecrimisil talepli dava açıldığı, dosyanın geri çevirme ile mahkemeden talep edilmesi üzerine aslı bulunamadığından fotokopisinin gönderildiği, yapılan incelemede, bozmadan sonra mahkemece, 3476 parsel sayılı taşınmaza davalılar tarafından yapılan müdahalenin meni ile 600.00 TL ecrimisilin davalılardan tahsiline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, 4721 sayılı TMK"nin 683. maddesi hükmü gereğince, bir şeye malik olan kimse kanunların öngördüğü istisnalar dışında o şeyden dilediği gibi yararlanma, kullanma ve tasarruf etme hakkına haiz olup, bir başkasının o şeye haksız olarak el atma durumunda mülkiyet hakkına dayalı olarak tecavüzü def edebileceği tartışmasızdır.
Somut olayda, mahkemece, her ne kadar, davalıların taşınmaz üzerindeki zeytin ağaçlarını tapu kaydında yer alan imar ihya şerhi kapsamında ihya etmiş olduğu, davalılar tarafından sebepsiz ve haksız bir kullanımın söz konusu olmadığından davacı tarafın ecrimisil talebinin reddine karar verilmiş ise de; bu görüşe katılma olanağı bulunmamaktadır. Şöyle ki, dava konusu taşınmazın sicil kaydında yer alan şerh sahibine tazminat ve TMK"nin 724. maddesinden kaynaklanan kişisel hak niteliğindeki temliken tescil isteme hakkının dışında başkaca bir hak bahşetmeyeceği açıktır.
Diğer taraftan söz konusu muhtesat şerhi davacının mülkiyet hakkı karşısında o şeyi kullanan bakımından kullanımının haklı ve geçerli bir nedeni olarak da kabul edilemez. Bir başka ifade ile kullanan kişiyi haksız işgalci (fuzuli Şagil) konumundan kurtarmaz
Hal böyle olunca, işin esasına girilerek toplanmış ve toplanacak deliller çerçevesinde, neticeye gidilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan kararın (2) sayılı bentte açıklanan nedenle 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine, bozma nedenine göre davalılar vekilinin yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK"un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 02/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.